Handan IŞIKSAL'ın 13 Kasım 2024 tarihli yazısı: Kim Kimin Halinden Anlar?

Halden anlamak, empati yapabilmek için gerekli olan ilk olgudur. Kim kimin halinden anlar? sorusunun ise tek bir cevabı vardır aslında. Halden anlayan kişi anlamlandırmaya çalıştığı "hal"in içinde bulunan veya bulunmuş olan kişidir.

Çaresiz kalınmış bir durum içinde kalanların ilk koşacağı kişiler de yine bu kişilerdir. Birilerinin kişinin halinden anlıyor olması, atlatılması gereken durum hakkında o kişinin tecrübelerinden ve fikirlerinden yararlanılması etkili bir psikolojik destek görevi görebilir. 

Aynı durumla karşı karşıya kalmamış iki insanın empati yapması mümkündür ancak birinin diğerinin halinden anlaması asla mümkün değildir. Birinin halinden anlıyor olmak empati kurma aşamasında büyük kolaylık sağlayabilir.

Halden anlıyor olmak yüzeysel bir "anladım" ifadesinin çok daha ötesindedir. Karşıdaki kişinin ne düşündüğünün veya ne durumda olduğunun yanı sıra ne hissettiğini en az onun kadar hissediyor olmaktır. Bu durum, kişinin içinde olduğu durumu duygusal ve psikolojik boyutlarıyla kavrayabilmeyi, onun hislerini içselleştirebilmeyi gerektirir.

Yaşadığımız hayatta her birimizin mücadelesi birbirinden farklı ancak benzerdir. Benzerine rastlamak ise sıkıntılı durumu atlatmak için eşsiz bir terapi gibidir. Bu noktada önemli olan kıyaslama yapmamaktır. Çünkü herkesin acısı, mutluluğu, hayalleri ve yaşadıkları tüm benzerliklere rağmen kendine özeldir.

Halinden anlayan birinin olmasını bekleyenler için bir yardım eli uzatmaktan çekinmemeye, birbirimizi daha fazla dinlemeye, daha az yargılamaya ve daha çok anlamaya çalışmalıyız.