Burak BALCI'nın 24 Ekim 2023 tarihli yazısı: Putin’in Geçmişindeki Büyük Gizem!

Tartışmasız yakın dünya siyasi tarihinin üzerinde en çok konuştuğu, yaşamını ve geçmişini merak ettiği liderlerden biri Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin…

Kimi zaman zıpkınla balık avlarken gördük onu kimi zaman da judo yaparken…

Kaplan gezdirirken objektiflere yansıdı… Hatta bir televizyon kanalı çalışanını Amur kaplanının saldırısından Putin’in kurtardığı dahi iddia edildi...

Bir ayının üzerinde fotoğrafları görüldü. Sonradan ayıya hiç binmediğini bizzat kendi açıkladı!

Putin, kimilerine göre diktatör, kimilerine göre Rusya’nın kurtarıcısı…

Seveni de çok sevmeyeni de…

Çiftçi bir babanın fakir oğlu olduğunu söyleyen de var Rus derin devleti tarafından yetiştirildiğini söyleyen de…

Dünya’nın hayatını en çok merak ettiği liderlerin başında geliyor.

7 Ekim 1952'de Leningrad'da (Saint Petersburg) doğan ve hukuk fakültesi mezunu olan Putin’in karizmasının arkasındaki en büyük güçlerden bir tanesi de eski bir KGB ajanı olması…

Judo’da siyah kuşak sahibi olan Putin, kahvaltıdan sonra sporunu aksatmıyor, ülkesi ile ilgili en önemli kararları da yüzerken düşünüyor.

Buz hokeyi oynuyor, ağırlık kaldırıyor ve tüm bunları yaparken haber kanallarını izliyor.

Teknolojiyle arası iyi değil. Hatta Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov tarafından yapılan bir açıklamaya göre; Putin cep telefonu dahi kullanmıyor.

Putin’in her gün özel önem atfettiği, mesai ayırdığı üç ayrı dosya var. Birincisi iç istihbaratın (FSB) hazırladığı, Rusya’nın içişleri dosyası. İkinci dosya dış istihbarat (SVR) kaynaklı. Sonuncusu ise yakın koruma ağının çabalarıyla hazırlanarak Putin’in önüne konulan istihbarat raporları.

En büyük korkusunun zehirlenmek olduğu belirtilen Putin, yabancı bir ülkeyi ziyarete gittiğinde; yemekler, temizlik malzemeleri, banyo takımları, çarşafları vb. mühürlü bir şekilde getiriliyor.

Tabii aşçılar, garsonlar ve temizlik görevlileri de Rusya’dan geliyor.

Rus istihbaratı gerekli kontrolleri Putin’in ziyaretinden haftalar önce tamamlıyor.

Putin’in kaldığı otelde yaklaşık 200 oda tutuluyor ve otel neredeyse küçük Kremlin’e dönüştürülüyor.

Bu uygulamaların birçoğu büyük ve güçlü ülkelerin devlet başkanlarının koruma ve istihbarat ekipleri tarafından uygulanıyor.

Ancak Putin’in hayatındaki çok da bilmediğimiz bir gizemi ABD Eski Dış İşleri Bakanı Hillary Clinton’ın “Zor Seçimler” kitabından öğreniyoruz.

Hikâye şu şekilde;

İkinci Dünya Savaşı’nda cephede çetin mücadeleler veren bir asker, Leningrad'a geldiğinde Alman bombardımanı sonucunda ölenlerin bir kamyona yüklendiğini görür.

İçine bir ateş düşer ve kamyondaki ölüleri görmek ister.

Kamyondaki ölülerin kim olduğunu incelerken bir ayakkabı hemen dikkatini çeker.

Ayakkabı eşine aldığının aynısıdır.

Görevlilere ayakkabının sahibini görmek istediğini söyler.

İzin verilir.

Ve asker ölülerin arasından ayakkabısı görünen kadını çıkarır.

Gördüklerine inanamaz, korktuğu başına gelmiştir…

Ölü askerlerin içerisinden çıkardığı kişi gerçekten de kendi karısıdır.

Asker, karısını alıp kendisi gömmek istediğini söyler.

Ceset kamyondan indirilir.

Ancak dikkat edilince nefes aldığı fark edilen kadın, hemen hastaneye götürülerek tedavi altına alınır.

Uzun süren tedavi sürecinin ardından kadın iyileşir ve uzun da bir hayat sürer.

Cesetlerin içinde yatarken mucizevi bir şekilde hayatta kalan bu kadın, daha sonra 7 Ekim 1952'de Vladimir Putin'i dünyaya getirip 1999 yılına kadar yaşamıştır.