Ramazan DURMUŞ'un 31 Mayıs 2023 tarihli yazısı: Sanat(çı)!
Türkiye, tüm dünyanın alkışladığı bir seçimi geride bıraktı….
14 Mayıs öncesi demediğini bırakmayan Batı Basını bile çark etti, kazanana övgüler bitmiyor.
Yenen yendi yenilen yeni sayfalar açtı… Yepyeni umutlara daldı ki, elbette hakkıdır.
Şimdi Türkiye'nin İkinci Yüzyılı süreci başlıyor...
Peki sanat(!)çılara ne oluyor?
Yıllar yılı Türk Sinemasında benim fakir insanımın alın teriyle şöhretlenen Müjde Ar'ın şu ifadesi bir sanatçıya yakışıyor mu?
“Bu halkın cahilliğini fazla hafife aldık!”
Bir diğeri devam ediyor:
“- Ülkeyi terk etme kararı aldım!”
Niye?
Seçimde istedikleri sonucu alamadık diye!
Sana şan, şöhret veren bu halkı bir daha nerede bulacaksın bilemem, git gidebildiğin yere…
Ucuz olsun diye pazara akşam gidip çürük sebzeleri alanlar saltanat hayatı yaşayanların saltanatları sürecek diye sevinç gösterileri yapıyormuş.
Ne demeli buna?
Sen pazar alışverişini kamera karşısında sallana sallana yürümek mi sandın!
Bu ne kin? Bu ne nefret?
Hızını alamayıp devam ediyorlar:
“- Bir tek Erdoğan kazandı. Tüm Türkiye kaybetti!”
Bu sanatçı bozuntularından çok çekti güzel ülkem çok...
Rollerini iyi ezberleyeceklerine, sanatlarını iyi icra edeceklerine başka başka kulvarlara kulaç attılar!
Akla hayale sığmayan senaryolara balıklama atlayıp üç kuruş kazanacağız diye benim halkımın duygularını sömürdüler.
Sonra da abuk subuk senaryolarla bu milletin karşısına çıkanlar dürüslükten söz ediyorlar!
Hızlarını alamıyorlar insanca yaşama hakkı çığlıkları attılar koro halinde…
Oysa bunları, o hor gördükleri millet el üstünde tuttul,
Bu asil insanların sevgi selinde dünyalıklarını yaptılar...
Ama ne acıdır ki, hala “Ayrımcılık görmek istemiyorum” diye yakınıyorlar!
Bu ülkenin ekmeğini yiyip nankörlük edenlere sözcülük yapan medya kalemşörlerine gelince…
Bu mutlu azınlığın sözcülüğünü yaparken hiç mi biraz vicdan, izan kırıntısı taşımıyorsunuz?
Son sözümdür!
Girin gireceğiniz deliğe… Gidin gideceğiniz yere…
Yeni bir yazıda daha buluşmak umuduyla...
