Dr. R. Bülend KIRMACI'nın 8 Nisan 2025 tarihli yazısı: Siyaseti Demokratikleştirmek!

Yazımın başlığı biraz kafa karıştırıyor sanırım.

Oysa, her yerde siyaset vardır ama her yerde demokrasi yoktur.

Her yerde parti vardır ama her yerde demokratik işleyen partiler sistemi kurulamamıştır.

Öyleyse, siyasetin demokratikleştirilmesi, sistemin ana unsurları olan siyasi partilerin işleyişinin de çağdaş demokratik standartlara eriştirilmesi esas olmalıdır.

Evet, halkımızın sorunları Partiler eliyle çözeceğiz ve siyasal partilerin de "sorunlarının" çözülmesi gerekiyor...

Hepimiz memleketimizin iyiliğini istiyoruz ve aşağıda, büyük ozanın dizeleri ile duygulanıyoruz...

Türkçe'mizin ses bayrağı büyük ozan Cahit Sıtkı Tarancı diyor ki:

"Memleket İsterim

Memleket isterim

Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;

Kuşların çiçeklerin diyarı olsun.

Memleket isterim

Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun;

Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.

Memleket isterim

Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun;

Kış günü herkesin evi barkı olsun.

Memleket isterim

Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;

Olursa bir şikâyet ölümden olsun."

Sanırım sağ sol demeden hepimiz; özellikle de siyaseti parti düzleminde yapan vatandaşlarımız, bu dizelere büyük ölçüde katılırlar.

Peki, böyle bir memleketi Siyaset nasıl inşa edecek?

İlkin şu gerçeği içtenlikle kavrayarak:

Siyaset; halkı sevmektir!

Yaratanın sevgisini insanda bulmak; kimseyi 'ayırmadan' ve 'buyurmadan; düşüncelerin yanı sıra ekmeği bölüşmektir.

Ve Siyaset, partiler eliyle yürütülüyorsa, siyasi partilerin de işleyiş itibariyle demokratikleşmesi 'gerekir'.

Bu bağlamda;

Siyasi partiler yasası, siyasetin finansmanı, medyada eşitlikçi tanıtım olanağı gözden geçirilmeli ve düzenlenmelidir.

Demokrasi en büyük güvencemizdir.

Siyasal partilerin işleyişi de bu doğrultuda ele alınmalıdır.