Burak BALCI'nın 5 Kasım 2023 tarihli yazısı: 30 Yıllık Savaşım!

Bazı insanların gerçekten sıradışı hayat hikâyeleri var.

Onlardan bir tanesi de bir Japon istihbarat subayı olan Hiroo Onoda.

Onoda, çılgınlık derecesinde inatçı ve bir o kadar da disiplinli bir asker!

Mutlak itaatçı veya sadık bir asker desek belki daha yerinde olur.

Öyle ki İkinci Dünya Savaşı'nın bittiğine inanmamış, teslim olmayarak 29 yıl daha savaşa devam etmiştir…

Dile kolay tam 29 yıl!

Hikâye şu şekilde;

23 yaşında genç bir Teğmen olan Hiroo Onoda, İkinci Dünya Savaşı olanca şiddetiyle devam ederken Filipinler’deki Lubang adasına tayin edilir.

Görevi havaalanına, limana zarar vermek ve Amerikan deniz piyadeleri ile gerilla savaşı yürütmektir…

Onoda’nın yanında Akatsu, Shimada ve Kozuka adında üç asker daha bulunmaktadır.

Komutanları Binbaşı Yoşimi Taniguchi’nin emirleri ise kesin ve nettir; teslim olmak ve intihar etmek yasak!

Onoda ve ekibi, savaşta yeterli desteği alamayınca ormanlık alanlara çekilerek burada Amerikan deniz piyadeleri ile gerilla savaşı yürütürler.

1945 yılının Ağustos ayına gelindiğinde Amerika Birleşik Devletleri o güne kadar dünyanın tanık olduğu en yıkıcı silah olan Atom bombaları ile Hiroşima ve Nagazaki’yi yerle bir eder.

Japon İmparatorluğu teslim bayrağını çekmek zorunda kalır ve İkinci Dünya Savaşı sona erer…

Savaşın bittiğini ve Japon İmparatorluğu’nun teslim olduğunu bildiren broşürler adanın her yerine atılmaya başlanır.

Onoda ve askerleri broşürleri görür ancak imparatorluğun teslim olduğuna asla inanmazlar. Bunun bir düşman propagandası olduğunu düşünürler…

Bu sırada sıklıkla polisle ve yerel halkla da çatışmaya devam ederler. Ormanda buldukları meyveleri ve avladıkları hayvanları yiyerek hayatta kalmaya çalışırlar.

Ancak bir süre sonra beklenmedik bir gelişme yaşanır. Onoda’nın askerlerinden Akatsu savaşmayı bırakarak teslim olur.

Bu durum, Onoda ve ekibinde tedirginliğe neden olur. Artık daha dikkatli davranmak zorundadırlar.

Takvimler 1954 yılını gösterdiğinde Shimada, 1972 yılında ise Kozuka çatışmalarda öldürülür.

Artık Onoda savaşta tek başına kalmıştır…

Teslim olmaz ve savaşını kendi başına sürdürmeye karar verir.

1974 yılına gelindiğinde ise Onoda için kader ağlarını örmeye başlamıştır.

Norio Suziki isimli bir kâşif ormanda tesadüfen Onoda ile karşılaşır.

Onoda, Suziki’nin düşman olacağını düşünerek silahını ona doğrultur.

Suzuki savaşın bittiğine ve imparatorluğun teslim olduğuna Onoda’yı inandırmaya çalışır.

Onoda bu duruma inanmaz ancak Suzuki’nin canını bağışlar.

İşin peşini bırakmayan Suzuki, Onoda’nın hayatta olan komutanı Binbaşı Yoşimi Taniguchi’yi bulup getirir.

Onoda binbaşıyı tanıyınca ‘Teğmen Onoda göreve hazırdır komutanım’ diyerek silahını teslim eder.

Binbaşı Taniguchi’yi karşısında gören Onoda savaşın bittiğine ikna olur.

Teslim olduğunda yanında tüfeği, mermileri, el bombaları ve esir alınması durumunda ise kendisi öldürmesi için annesinin verdiği bir hançer vardır!

Ormanda yaşamaya başladığında 23 yaşında olan Onoda için 52 yaşında oradan ayrılma vakti gelmiştir.

Ancak aşılması gereken ciddi bir sorun daha vardır…

Onada, ormanda yaşadığı 29 yıl boyunca savaşın devam ettiğini düşünerek çok sayıda asker ve polisi öldürmüştür, onlarcasını da yaralamıştır!

Yargılanması gerekmektedir.

Filipinler Devlet Başkanı Ferdinand Marcos, savaşın sona ermediğini düşünerek çatışmayı sürdürdüğü gerekçesiyle Onada’yı affeder. Böylelikle Onoda’nın ana vatanına dönmesinde bir engel kalmaz.

Japonya’ya dönen Onoda burada kahraman gibi karşılanır.

91 yaşında kalp yetmezliği nedeniyle hayatını kaybeden Onoda’nın “Teslim olmak yok: 30 yıllık Savaşım” adlı bir otobiyografisi de yayınlanmıştır.

Japonya’da hayat hikâyesi nesilden nesile anlatılan Onoda, sadakatin ve mutlak itaatin en önemli örneklerinden biri olarak gösterilmektedir.