Betül Gökçe AKGÖL'ün 19 Nisan 2024 tarihli yazısı: Değersizlik Duygusu
Dönem dönem kendimizi baskı altında, başarısız, çaresiz hissederiz. Hatta hayatta hiçbir şeyi doğru yapmadığımız hissine kapılabiliriz. İşte böyle dönemlerde hissettiğimiz şey aslında değersizlik duygusu.
Değersizlik duygusu, insan psikolojisinin derinliklerinde oldukça karmaşık bir konudur. Değersizlik duygusu, bir bireyin kendini yetersiz veya önemsiz hissetmesi durumudur. Bu durum; düşük özsaygı, kişinin kendine olan güvensizliği ve başkalarıyla karşılaştırıldığında kendisini değersiz hissetmesiyle karakterize edilir. Değersizlik duygusu genellikle kişinin benlik algısı, sosyal etkileşimleri, yaşam deneyimleri ve içsel düşünceleriyle ilişkilidir. Bu duruma birçok faktör sebebiyet verebilir. Değersizlik duygusu, insan ilişkilerinden iş hayatına, kişisel başarılarımızdan toplumsal beklentilere kadar pek çok alanda etkisini gösterebilir.
İnsanların değersizlik duygusunu deneyimlemelerinin birçok nedeni olabilir. Örneğin, çocukluk döneminde yaşanan olumsuz deneyimler, aile içi ilişkilerdeki sorunlar, istismar veya ihmal gibi travmatik olaylar, toplumsal beklentilerin aşırı baskısı, başarısızlık hissi, mükemmeliyetçilik, düşük özsaygı, başkalarıyla kıyaslanma gibi faktörler bu duygunun ortaya çıkmasında rol oynayabilir. Ayrıca, medyanın ve toplumun dayattığı mükemmel görünme ve başarıya odaklanma baskısı da değersizlik duygusunu artırabilir.
Değersizlik duygusuyla başa çıkmak için farkındalık önemlidir. Bu duygunun nedenlerini anlamak ve onlarla yüzleşmek, kişinin duygusal iyilik halini iyileştirebilir. Bu süreçte terapi almaktan kesinlikle korkulmamalı. Terapi, iyileşmenin en önemli yollarından biri. Bu dönemde terapi, destek grupları veya danışmanlık hizmetleri gibi profesyonel yardım almak oldukça faydalı olabilir. Değersizlik duygusundan kurtulmak için yapılması gerekenlerden biri de kendini olduğu gibi kabul etmektir. Hiç kimse mükemmel değildir ve herkes hata yapar. Bu sık sık hatırlanmalı. Eleştirirken daha nazik olunmalı ve olumsuz düşünceler olumlu ve yapıcı düşüncelerle değiştirilmeli. Bunun yanında kendi değerlerini ve yeteneklerini tanımak, kendine şefkat göstermek ve olumlu düşünce kalıplarını geliştirmek de değersizlik duygusunu azaltmada etkili olabilir.
Ayrıca, sosyal destek almak ve ilişkileri güçlendirmek de değersizlik duygusunu hafifletebilir. Sevdiklerimizle zaman geçirmek, duygularımızı paylaşmak ve destek istemek, kişinin kendisini daha değerli hissetmesine yardımcı olabilir. Kendini geliştirmek ve hedefler belirlemek de önemlidir. Ancak bu hedefler gerçekçi olmalı ve kişinin kendi değerlerine uygun olmalıdır. Başkalarıyla karşılaştırmaktan kaçınılmalı ve kişisel başarılar takdir edilmelidir. Ruhu okşayan, iyi gelen aktivitelerle “değer” skalası yükseltilmeli. Çünkü buna ihtiyacımız var ve buna değeriz!