Burak BALCI'nın 19 Kasım 2023 tarihli yazısı: Dünya Nükleer Savaşın Eşiğinden Nasıl Döndü?
Bugün belki de adını pek çok kişinin duymadığı ama dünyanın kaderini değiştiren bir kişiden bahsedeceğiz.
Adı: Stanislav Yevgrafovich Petrov.
Petrov, Rus ordusunda Yarbay rütbesinde.
Moskova yakınlarında bulunan Serpukhov-15 istasyonunda çalışan Petrov’un görevi olası bir Amerikan nükleer saldırısına karşı üslerini uyarmak ve Rusya’nın karşı taarruza geçmesini sağlamak…
Petrov’un görevi çok önemli çünkü yapılan hesaplamalara göre Amerikan nükleer füzeleri yalnızca 12 dakika içerisinde Rusya’yı vurabilir!
Petrov, radarlar öter ötmez 12 dakika dolmadan gerekli bilgiyi üstlerine vermeli ve Rus ordusu kendisini savunacak zamanı bulmalı. Aksi takdirde Rusya, daha füzeleri ateşlenmeden yerle bir edilebilir!
Petrov, 23 Eylül gecesi bir arkadaşının rahatsızlanması üzerine rutin işlerini yapmak üzere radar istasyonuna gitti.
Her şey normaldi. Sabahtan kalan gazeteleri eline aldı ve çayını yudumlamaya başladı. Haberlerde birkaç hafta Sovyetler Birliği tarafından düşürülen Güney Kore uçağının fotoğrafı vardı. Düşen uçakta ölen çok sayıda ABD vatandaşı olduğundan söz ediyordu.
Rusya ve Amerika Birleşik Devletleri arasında iplerin iyice gerildiği günlerdi.
Füze erken uyarı sistemini izleyen Petrov, bir an donakaldı. Aniden radar sinyalleri alarm vermeye başlamıştı.
Saat gece yarısını henüz geçiyordu. Radarlar, bir Amerikan nükleer füzesinin Rusya'ya doğru yola çıktığını haber veriyordu.
Petrov, gördüklerine inanamadı. Bir an önce üslerine haber vermeli ve Rusya'nın karşı saldırıya geçmesini sağlamalıydı aksi takdirde iş işten geçebilirdi.
Petrov, bu düşüncelerle boğuşurken birden aklında “Amerika neden bir tane nükleer füze ile saldırsın, eğer saldıracaksa çok daha fazla nükleer füze kullanmalı” şeklinde bir düşünce belirdi.
Fakat radarlar yeniden ötmeye başladı!
İkinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci nükleer füzeler Rus radar istasyonunu inletiyordu.
Toplamda beş Amerikan nükleer füzesini radar ekranında gören Petrov, ekrandan gözlerini ayıramıyordu.
Rusya’nın ve hatta dünyanın kaderi Petrov’un iki dudağının arasındaydı. Vakit daralıyor füzeler Rusya'ya doğru hızla hareket etmeye devam ediyordu.
Petrov’un bu durumu üslerine haber vermesi Rus nükleer füzelerinin de Amerikan kıtasını vurmasını sağlayacaktı.
Tabi Rusya, sadece ABD’yi değil Türkiye’nin de aralarında bulunduğu NATO ülkelerine de nükleer füzelerini gönderecekti!
Petrov’un bir sözü üçüncü dünya savaşını başlatacak dünya nükleer felakete doğru sürüklenecekti.
Binlerce soru aklını meşgul eden Petrov, Amerika’nın bu ani saldırısına bir anlam veremiyordu.
Aniden şu düşünceye sarıldı: “Rusya’ya saldırı için çok daha fazla nükleer füze kullanılmalı, yüzlerce nükleer füze kullanılmadan Rusya işgal edilemez”
Petrov, bunları düşünürken zaman da daralıyordu.
Verilen yanlış bir karar dünyanın yok olmasına neden olacaktı!
Radar ekranına kilitlenen Petrov, dünyanın kaderini değiştirecek o kararı verdi: Olayı üslerine haber vermeyecekti!
Beklemeye başladı...
Dakikalar ilerliyordu...
Füzelerin ufuk çizgisine kadar gelmesini bekledi.
Artık geri dönülemezdi...
Petrov’un üstlerine vereceği bilginin de kıymeti harbiyesi kalmamıştı...
Petrov, bekledi... Bekledi...
Ancak süre 12 dakikayı bir hayli aşmasına karşın bir şey olmamış, Amerikan füzeleri Rusya’yı vurmamıştı.
Garip giden bir şeyler vardı.
Ve füzeler aniden radarlardan kayboldu!
Petrov rahat bir nefes almıştı...
Petrov’un verdiği stratejik karar dünyayı olası bir nükleer savaştan ve yok oluştan kurtarmıştı. Peki, ne olmuştu, bu yaşananlar neyin nesiydi?
Yapılan araştırmalar sonucunda milyonda bir görülebilecek bir hata sonucunda radarların bağlı bulunduğu bilgisayarların hata verdiği saptandı!
Petrov, stratejik bilgileri üslerine vermediği gerekçesiyle kınama cezası aldı, rütbe alması engellendi ve sağlık sorunları gerekçe gösterilerek emekli edildi.
ABD ve SSCB arasında bir nükleer savaş çıkmasını engelleyen Petrov 77 yaşında sessiz sedasız hayatını kaybetti.
(Stanislav Yevgrafovich Petrov)