R. Bülend KIRMACI'nın 3 Aralık 2024 tarihli yazısı: Farkında mıyız?

Yaşamak; sadece yemek içmek, haz duygusunu tatmin etmek değildir.

İnsan biricik varlığının farkında olmalıdır.

Bu özgür bir ortamda yetişmesine bağlıdır.

Birey, kendisini ifade edebildiği ve yeteneklerini değerlendirebildiği ölçüde yaşamına anlam katar.

Varlığın "farkında" olmak, buna da bağlıdır.

Ancak farkındalık daha başka konularda da gereken bir yeti, bir haslettir.

Yaşamın olduğu kadar yaşatılanın farkında olmak esastır...

Acaba "farkında mıyız?":

Dünyanın en bozuk gelir dağılımına sahibiz...

Enflasyonun bütün yükü ücret ve maaş gelirlilerin omuzlarında...

Her yurttaş ortalama iki ayda bir vergi veriyor...

Bizim seçtiklerimiz kendilerine zam yaparken, emeklilere yeterince zam yapılmıyor...

Elektrik, akaryakıt ve gündelik tüketim maddelerinde devletin vergi payı görülmemiş oranlarda yüksek...

Öğrencilerimiz doğru dürüst kahvaltı edemezken, öğretmenlerimiz asgari ücretle çalıştırılabiliyor...

Asgari ücret en büyük ücret kitlesini teşkil ederken, günden güne eriyor...

Farkında mıyız?..

Aydınlanma devrimleri paspas gibi çiğnenip, tarikatlarla koalisyon mantığı halen geçerliliğini koruyor...

Siyasiler, seçim sistemi veya partiler yasasını demokratikleştirmenin sorumluluğu içinde değil, Anayasa'yı değiştirerek, adeta saltanatlarını perçinleme gayreti içindeler...

Ülkemiz sınırları Atlantik emperyalizminin ablukası altına alınırken, daha hala komşularımızla iş birliği temelinde sığınmacıları geri göndermeyi düşünmüyoruz!

Farkında mıyız?..

Paramız pul, emekçimiz kul haline geliyor...

Farkında mıyız?..

Ormanlarımız yanıyor, derelerimiz kuruyor, göllerimiz susuz kalıyor; Türkiye giderek çölleşiyor...

Çölden gelen zenginler, en güzel şehirlerimize yerleşiyor...

Mafya kimi siyasetçilerin kolunda, yağma, talan, vurgunla, doğrudan yabancı yatırımcı ülkemize gelmek istemiyor...

Farkında mıyız?..

Çiftçi icralık, esnaf haciz altında, memur, kredi kartı prangasıyla hayat kavgasında; hep yenilen bir halkız; acaba farkında mıyız?

İşte bu gerçekleri yüreklice sorguladığımız gün, bu kabustan da uyanacağız.

Türkiye, hukuk içinde hakkını arayacak ve iki plan dönemi kadar bir süre içinde yaralarını saracaktır...

İşte o zaman yaşamanın da farkında olacağız!