Handan IŞIKSAL'ın 8 Şubat 2024 tarihli yazısı: Görünmez Büyülü Bağlar
Tarihimiz boyunca insanların sadık dostarı olan atlar, geçmişte savaşlarda ve her anımızda bizim için çabaladı belki de. Asillikleri, sadakatleri ve en önemlisi hissettirdikleriyle insanlara görünmez büyülü bağlarla bağlandılar. Bugünkü yazımda, atların bizlere sağladığı psikolojik ve fiziksel yararlardan bahsedeceğim.
İnsanlar hayatlarının her döneminde mutlu olmanın yollarını aramıştır. Bu mutluluğu atlarla vakit geçirerek elde eden kişiler, konu hakkında bazı araştırmalar yapmış ve binicilik sporunu tedavi yöntemi olarak da kullanmaya başlamıştır.
Bazı duygular anlatılarak hissedilmiyor tabii ki. Bağımlılık dediğimiz kavramın bir maddeye mahsus olmadığını anladım. Bir canlıya bağlanmak, maddenin aksine insana yarar sağlıyor.
Atların insan psikolojisine yararları oldukça fazla. Büyüme çağında olan çocukların hem fiziksel hem de psikolojik gelişimine katkı sağlıyor.
Günümüzde engelli veya psikolojik rahatsızlığı bulunan bireyler için çok da sık duymadığınız “hipoterapi” denilen, atların hareketlerinden yararlanılarak gerçekleştirilen bir rehabilitasyon yöntemi uygulanıyor. Kişilerin at üzerinde olmaktan aldığı fiziksel yararların yanında psikolojik yararları da bulunuyor.
Bir spor yapmaya başlıyorsunuz ama yalnız değilsiniz. Bir canlıyla birlikte hareket etmek, attığı her adımda ritmini hissetmek, güvende ve mutlu hissettiriyor. O mutluluğu ve sadakati hissetmeye başladıktan sonra işte her şey koşulsuz sevgiye dönüşüyor. Yaptığınız şey yalnızca bir spor değil, çok daha fazlası olmaya başlıyor.
Peki sadece ata binmek mi her şey? Tabii ki değil. Bazı araştırmalar atları tımarlamanın da stresi azalttığını gösteriyor. Ben buna, stresle başa çıkmanın en güzel yöntemi diyebilirim.