Elif Aybike DEMİR'in 18 Mayıs 2024 tarihli yazısı: Hayata Kısa Bir Reklam Arası

Hatırlayacaksınızdır; bir cips markası, anti-reklam denemesi sürecinde logo ve ismi ile vedalaşmış, "Logo yok" diyerek reklam filmi de dâhil olmak üzere bu ibareleri Türkiye'deki tüm iletişim araçlarından kaldırmıştı. Evet hani şu üçgen şeklinde olan. 

Söz konusu cips markasının bağlı olduğu yiyecek grubunun Türkiye yiyecek kategorisi pazarlama direktörü, "Bu kampanyayla oldukça cesur bir adım atıyor ve üç ay boyunca logomuzu kaldırarak markasız iletişim yapıyoruz" demişti. Pazarlama direktörü, ayrıca yapılan testte logo ve marka bulunmayan reklamı izleyenlerin %95'inin, izledikleri reklamın hangi cips markasına ait olduğunu bildiğini kaydetmişti. 

Şimdi buna benzer başka bir reklam çalışmasından bahsedeceğim. Soru şu: Hangi patates kızartmasının kim tarafından üretildiğini, kokusundan tanıyabilir misiniz? Patateslerinin kokusunun eşsiz olduğunu iddia eden bu firma, üzerinde hiçbir şey bulunmayan, tek renkli reklam panolarını, çalışmanın yapıldığı şehrin çeşitli bölgelerine yerleştiriyor. Panolar, bulundukları yerlerde üç saatte bir olacak biçimde patates kızartması kokusu yayıyor. Tüm bunlar; koku pazarlamasının gücünü kullanıp logoya ihtiyaç duyulmadan da marka ikonikliğini kanıtlamış olma çabasının ürünü olarak karşımıza çıkıyor. 

Bir diğer reklam panosu çalışması da dünyaca ünlü Amerikalı ketçap markasından geliyor. Firma, bazı restoranlarda ketçabın yasak olduğunu fark etmesi üzerine ürününü tüketicilerle buluşturmak adına şöyle bir yol izliyor; öncelikle insanlardan ketçap bulundurmayan restoranların adını bildirmelerini istedikleri bir web sitesi hazırlanıyor, bu sayede elde edilen bilgiler doğrultusunda ise o restoranların önlerine ücretsiz ketçap otomatı işlevi gören panolar yerleştiriliyor. 

Aslında bu örneklerden epey bağımsız ama Ankara'da reklam denildiğinde sizin aklınıza da "Buraya bakarlar" afişi geliyor mu?