R. Bülend KIRMACI'nın 10 Kasım 2023 tarihli yazısı: Bir Şarkısın Sen Ömür Boyu Sürecek!

Büyük önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü sonsuzluğa erişinin 85’nci sene-i devriyesinde rahmetle, minnetle saygıyla anıyoruz. Geçenlerde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’mızın 100. yıl dönümünü halkımız büyük bir coşkuyla kutladı. Bugün de Atatürk’ümüzü yediden yetmişe, Edirne’den Kars’a bağrımıza basacağız, dünyanın dört tarafında, yedi denizinde eminim ki insanlar onu saygıyla anacak. Bu 10 Kasım’dan “son Kasım’a” da bu vakarla anmaya devam edeceğiz. Atatürk, büyük devrimimizin mimarı, çağdaş Cumhuriyet’imizin kurucusudur. Her sözü ve düşüncesi güzel Atatürk’ün en sevdiğim deyişi, “Bağımsızlık ve özgürlük benim karakterimdir” sözüdür. Atatürk, o sözünün gereğini yerine getirmiş, Türkiye’nin bağımsızlığını sağlamış ve egemenliği millete yani ait olduğu yere vererek demokrasinin altyapısı temelinde özgür bir toplumu yapılandırmıştır.

Cumhuriyet ile birlikte “kul”, birey; “tebaa”, toplum; “ümmet”, millet hâline gelmiştir. Cumhuriyet; kadın-erkek eşitliğinde ve hukukun herkese eşit uygulanması ilkesiyle, Latin harfleri (gerçekte Türk ABC’si) ile köylerden başlayan kalkınma hamlesiyle, tarlasından hava sahasına çağının en modern teknolojisini özümsemesiyle ve illaki üniversiteleri, operası, balesi ve “beden terbiyesi” ile bir ışık gibi, bir yıldız gibi, bir deniz feneri gibi en başta mazlumlara, yanı sıra da dünyaya örnek olmuştur.

Cephelerden gelen, demokrat olan Atatürk ve de silah arkadaşları, yaptıkları her yeniliği ve devrimi halkla birlikte alanında en yetkin uzmanlara danışarak gerçekleştirmişlerdir. Atatürk, diliyle, devletin işleyişiyle, kurumlarıyla ve kurallarıyla halkımıza en yaraşır ve 10 bin yıllık uygarlığımızla bağdaşır bir yapıyı, bir büyük eseri, bir başyapıtı, Cumhuriyet’i yapılandırmıştır. Bu yapı inşa edilirken de aritmetik pekinlikle ve “sıfır hata” ile gereken kurumsal düzenlenmeler hayata aktarılmıştır. Öyle ki nice yıllardır kimi çevreler “çok isteseler” bile değil o yapıyı yıkmak, o yapının temellerini asla sarsamıyor. Kimi karanlık çevreler ve emperyalist güçler, tarihin ilk antiemperyalist utkusunu kazanan bu topraklarda asla Cumhuriyet’i yıkamazlar, bağımsızlık ve özgürlüğümüzü elimizden alamazlar.

Atatürk, ulusal büyük önderimiz olduğu kadar, düşünceleriyle ve eylemleriyle de dünya çapında evrensel en büyük liderlerdendir. (Bence yeryüzünün tanıdığı ve tanıyabileceği en büyük liderdir). “Zorunlu olmadıkça ve vatan savunmasına dayanmadıkça savaş bir cinayettir” diyen, “Yurtta ve dünyada barış” dileyen, emperyalizm ve kapitalizmin insanlığa keder getirdiğini, halkçı ve insancıl bir dünya kurularak insanların dünya nimetlerinden baskısız, sömürüsüz, aracısız, hakkaniyete dayalı olarak yararlanması gerektiğini savunan Atatürk’ü zaten bütün dünya da evrensel bilge bir lider olarak kabul etmiştir. Bu bağlamda UNESCO’nun onu anlatan kararını tüm gençlerimizin bir kez daha okumasını dilerim. O arada okullarımızda da bir etüt programı olarak Atatürk’ümüzün büyük eseri Nutuk’un okutulmasını öneririm.

Atatürk, bilimdir…

Atatürk, kula kulluk etmemek demektir…

Atatürk, Allah’tan korkmak kadar Allah’ı aracısız sevebilmek demektir…

Atatürk, fabrikadır…

Atatürk, okuldur, köyden başlayan kalkınmadır…

Atatürk, planlı kentler, depreme dayanıklı evler demektir…

Atatürk, ırkçılık ve faşizme karşı durmak demektir…

Atatürk, kadın-erkek eşitliği demektir…

Atatürk, çocuklara tecavüz edilmeyen, onları sokaklara terk etmeyen bir kültür demektir…

Atatürk, emekliyi süründürmeyen, sevindiren bir düzen demektir…

Atatürk, kalkınma ekmeği büyütmek ve hakça paylaşmak demektir…

Atatürk, lider ülke Türkiye demektir…

Ruhun şâd olsun büyük önderimiz.

Evet en çok sana yaraşır şu şarkı sözlerimiz: Bir Şarkısın Sen, Ömür Boyu Sürecek!