R. Bülend KIRMACI'nın 7 Haziran 2024 tarihli yazısı: Kadük Düzen Külüstür Dünya!

Modern devletin görevleri; 

Yurttaşına helalinden iş sağlamak, 
Geliri artırıp, adil dağıtmak, 
Güvenliği sağlamak, 
Adaleti herkes için hakkaniyete yaraşır tesis etmektir.

Kuşkusuz tüm bunlarla da sınırlı değildir, modern devletin görevleri, ancak bu konular esastır.

Devlet modernleştikçe, toplum, çağdaşlaşır; tersi de doğrusaldır: toplum çağdaşlaştıkça, modern devlet inşa ve tahkim edilir.

Bu korelasyon asla şaşmaz, zaman, mekan ile kristalize olmaz, farklılıklar içerse de asla ekseninden kaymaz.

21. yüzyıldayız! 
Modern devlet-çağdaş toplum ikilisinin çoktan yerleşmiş olması gerekirdi değil mi?

Oysa kimi açılardan 12. yüzyıldayız!

Ders almadık savaşlardan...
Doğa ile savaşı kazanırsak, kaybeden olacağımızı anlamadık...

Bıkmadık sömürüden, el çekmedik yağmadan, utanmadık her türlü yıkıma yol açmaktan.

Akıllanmadık!

Bilimde ilerledik, özgürce ifade açısından geriledik;
Dindarlıkta yoğunlaştık ancak ahlaksızlığı masum göstermeye kalkıştık; sanatta apaçık geriledik; sosyalliğimizi ezerek, bencillik ve ego üzerinden içi boş servetler elde ettik...

Dünyanın geneli bu!
Kalite bu!
Kalibre bu!

Bu kıvamda modern devleti yüceltmek, çağdaş toplumu kurmak ve korumak öyle kolay değil.

Gelelim yazının girizgâhına ve dönelim yurdumuza...

İstihdam, güvenlik ve adalet açısından nerelerdeyiz?

İşsizlik korkutucu boyutlarda...
Kamu üretken yatırımları eksik.
Özelleştirme ile işten çıkarmalar artıyor. 
Tarım yeterli nüfusu beslemiyor...

Güvenlik açısından yurt içinden çok sınırlarımızda ciddi sorunlar ile karşı karşıyayız. 
Dört yanımız adeta düşmanlık ile çevrili.
Yıllarca süren hatalı dış siyasetimiz nedeniyle dünyanın en büyük mülteci ülkesine döndük ve bu olgu iç güvenliğimizi tehdit edecek potansiyeli taşıyor...

Adalet konusunda sistemsel ve kurumsal sorunlarımız var.
İcra dosyaları ve medeni hukuk alanındaki anlaşmazlıklar yargıyı bunaltmış durumda.
Öte yandan adalet mekanizması üzerinde siyasetin tahakküm kurmasına yönelik kimi girişim iddiaları yurttaşın adalete olan güvenini de sarsıyor...

Evet, bu üç temel alanda modern devletin işleyişini bir türlü yüz güldüren kurumsallığa eriştiremedik...

O arada eğitimi, sağlık hizmetleri ve alt yapı olanakları açısından da çağdaş toplum olma noktasındaki hedeflerimize tam olarak ulaşamadık.

Kadük bir düzende, külüstür bir dünyada yaşıyor, gidiyoruz...

Öyle umalım ki gelecekte modern devlet, çağdaş toplum olmaya, bizler ve her ulus daha çok yaraşırız.