R. Bülend KIRMACI'nın 20 Ağustos 2024 tarihli yazısı: Seçimlerimizi Yaşamak
Modern toplumda bencillik değil ama birey olmak çok önemli bir olgudur.
Düşünce, inanış, kültürel yapısı ile insanlar elbette "farklı" olarak toplumu teşkil edeceklerdir.
Farklılıklar içinde birlik, bu temelde kurulur.
Birey olmak, kul ya da köle olmaktan çok farklıdır.
Birey/ yurttaş olmak; görev ve sorumluluklar ile haklar ve yasalar bağlamında bir tanıma karşılık gelir.
Ne ki gelişmekte olan veya geri kalmış toplumlarda, Birey, kamu ve toplum otoritesinin ağırlığı altında ezilir.
O'nun söz söyleme ve hatta kendi yazgısını belirleme hakkı ta doğuşundan ipotek edilmiştir.
Geniş aile, dar toplumsal çevre, büyük atmosfer, koşulduğu iş, kuracağı yaşama kadar, kendisi üzerinde ya hiç söz hakkı yoktur ya da en az söz söyleyendir.
Böyle kapalı evrenlerde kişi yalnız kenar köşeye itilmekle kalmaz. Olası bir itirazı en sert şekilde bastırılır.
Toplumdan başlayıp tadılacak özgürlük kısıtlıdır, oysa bireylerin özgürlüğünden tümevaran bir hürriyet ortamı daha verimkardır.
Ne var ki en küçük seçimden en temel tercihe özgürlük yaşanmadan tamamlanır hayatlar...
Kaçımız;
İşimizi kendimiz seçtik?
Kaçımız;
Yuvamız özerkçe tesis edebildik?
Kaçımız;
Bir partide, sendikada, kitle örgütünde huzur içinde emek verebildik?
Kaçımız;
Korkmadan haksızlıklara karşı çıktık veya adaletin teskin edici güven duygusunu kaçımız, yanımızda bulduk?
Kaçımız;
Yaşadığımız ülkenin hastanelerine okullarına gönül rahatlığıyla gidebildik; çocuklarımızı kaçımız, kamuya emanet edebildik?
Kaçımız;
Sandığa mutlu bir umutla gidebildik, kaçımız, verdiğimiz oyları helal edebildik?
İşte bu kalite, bu kalibre, bu karmaşa içinde yaşadık; bize düzenin sunduğu ve yasaklarla örülmüş toplumun nefesimizi kestiği bir ömür bıraktılar.
Ve asla özgürce seçemedik; öyle yaptığımızı sandık...
Ne demiş düşünür: Siz önce özgürlüğü sağlayın, gerisini o, halleder.
Gerçekten seçim yapabilen bireylerin yurdudur ki, kişiye özgürlük sağlar ve bu özgürlük içinde her sorun yine toplumla birlikte aşılır...
Dileyelim gerçekten hayatımızı seçebilir, sonuçları ile yüzleşebilir ve çok daha insanca bir yaşamı kurabiliriz.