Newsrin YARIM ÖZOĞLU'nun 21 Nisan 2023 tarihli yazısı: Bu Bayram Başka
Bu bayram bambaşka bir bayram. Bu bayram hiç sarılmadığımız kadar sarılacak, hiç öpmediğimiz kadar el öpeceğiz. Çoktandır unutmaya yüz tuttuğumuz büyüklerin ziyaretini yeniden hatırlayacağız. Kapımıza şeker toplamaya gelen çocuk olmayacak belki ama en azından apartmanımızdaki çocuklara şekerlerini dağıtacağız. Küçüğüyle büyüğüyle bu bayramı bambaşka yaşayacağız. Yaşadığımız o korkunç acının yaralarını ancak böyle saracağız.
6 Şubat 2023’ün anlamı nedir? diye sorulsa, sorunun cevabı tek başına deprem olamaz. O gün bir milat yaşandı. Pandemi ile pekiştirdiğimiz yalnızlığımızı, insanlarla kopuşumuzu, insanlığımızı o gün tekrar hatırladık. Hırslarımızı, mal mülke sahip çıkarken maneviyatımızı nasıl boşladığımızı, dünya malını sarıp sarmalarken eş dost, akraba, ana baba, kardeşi nasıl unuttuğumuzu hatırladık. Korkunç bir sabaha uyandık. Korkunç günler geçirdik. Her saniyenin kıymetini, her canın değerini defalarca anladık. Bırakın can ciğeri, yedi kat el için ağladık, dualar ettik, her kurtuluşa şükrettik. Her yarım kalan hikayeye kahrolduk. Üstünden yedi asır geçse öyle kolay kolay unutulmayacak anları hafızamıza işledik. En önemlisi gece yastığa kafamıza koyarken bir daha uyanamama ihtimalini, uyansak bile bambaşka bir güne uyanabileceğimizi öğrendik. İstediğimizde nasıl da bir bütün olabileceğimizi, el ele verince hiç tanımadığımız insanlar için kilometrelerce öteye koşarak gidebileceğimizi bir kez daha gösterdik. Yaşadığımız acının tarifi yok bunu artık biliyoruz. Kaybettiğimiz onlarca canın acısı hala içimizde, yakınını kaybeden yetim, öksüz, evlatsız, eşsiz sağ kalan her insanımızın yaşadıkları da taa içimizde… İşte o yüzden bu bayram bambaşka bir bayram. Bu bayram sarıp sarmalamamız gereken çok insan var. Bu bayram bir daha yaşanamayacakmış gibi yaşama zamanı.
Bu bayramda tatile gitmek yerine büyüklerimizin kapısını çalma zamanı. Eğer kapınızı çalacak küçükleriniz var ise tatlıları, sarmaları yapıp onları evlerinizde bekleme zamanı. Bu bayram hiç olmadığı kadar sarıp sarmalayacağız birbirimizi. Pandemi ile açtığımız mesafeleri yeniden kapatacağız. Bir an kaybetme ihtimalini kafamıza kazıyarak kıymet bileceğiz.
Koronavirüs nedeniyle kapılarını ziyarete kapatan ve şimdi yeniden bayramda ziyaretçilerini bekleyen huzurevlerindeki büyüklerimizi ziyaret edeceğiz. Çocuk bakım evlerindeki çocuklarımıza ana babalarının yokluklarını unutturacağız. Bu bayram yapacak çok işimiz var. Deprem bölgesinden semtimize, mahallemize, apartmanıza gelen depremzedelerin kapılarını çalıp bayramlarını kutlayacağız, ihtiyaçları olup olmadığını soracağız ve bir nebze acılarına ortak olmaya çalışacağız.
Deprem bölgesinde evi sağlam olanlar ya da o bölgeye gidebilecek olanlar ise çadır kentlerde ihtiyacı olanlara koşacak, oradaki çocuklara bayram sevincini yaşatacak. Yaşadıkları korkunç felaketi bir günlük dahi olsa unutacaklar. Bu bayram yapmamız gereken çok iş var. İşte o yüzden bu bayram bambaşka bir bayram. Bu bayramın kıymetini yaşayarak geçireceğiz. 7’den 70’e tüm yaralarımızı saracağız. Biliyoruz bizler küllerimizden yeniden doğmasını biliriz, bu bayram yeniden doğacağız. Bu bayramın kıymetini yaşayarak geçireceğiz. Eski bayramları yeniden yeşerteceğiz. Benim inancım tam siz de inanın bunu başaracağız.
Ramazan Bayramını en içten dileklerimle kutlar, nice güzel, sağlıklı bayramlara kavuşmamızı dilerim.