Nesrin YARIM ÖZOĞLU'nun 24 Mart 2023 tarihli yazısı: Çarşı pazar

İslam dünyasının heyecanla beklediği mübarek günlere kavuştuk. Ülkece gündemimiz uzunca bir zamandır yüreğimizin dağlandığı deprem bölgesindeki vatandaşlarımız ve deprem olsa da bu mübarek günlerle birlikte çarşı pazardaki yangının tekrar farkına vardık. Çarşı pazar el yakıyor, cepleri boşaltıyor.

Malum mübarek günlerle birlikte herkeste bir Ramazan alışverişi telaşı başlar. Bu Ramazan ayında sanki o telaşı pek göremedik. Göremedik, çünkü fiyatlar hiç de normal seviyelerde değil. Mevsim sebze-meyveleri de mevsim dışı sebze –meyveler de alışık olduğumuz fiyatların çok üstünde. 20 TL’nin altında bir şey bulmak neredeyse imkânsız. Tezgâhlardaki eski fiyatları özler olduk. Ramazan dedin mi akla kahvaltılık ürünler gelir. Kahvaltılık ürünler denilince de süt ve süt ürünleri başı çeker. Aylardır hızlı bir yükselişe geçen süt ve süt ürünlerine bir de Ramazan zammı geldi. Üreticilerin uyarılarda bulunduğu et ve süt ürünlerinde zamlar yüzde 60'a dayandı. İftar ve sahurluk almak isteyen vatandaşlar peynirden kaşara, sütten tereyağına kadar tüm süt ürünlerinin fiyatları karşısında şaşkınlığa uğradı. Gerçi artık pek de şaşırmıyoruz. Kabuğunu toprağa atsan çıkar dediğimiz patates, soğanın fiyatı bile artık normal geliyor. Malum, yemeklerin vazgeçilmezi kuru soğandır. Kuru soğan aylardır yükselişe geçen sebzeler arasında. Mutfağın temel ürünü olan kuru soğan 20 TL’yi bulan fiyatı ile Ocak ayından bu yana yüzde 45.4 zamlandı. Ramazan öncesi çarşıda pazarda kuru soğana bakanların gözleri faltaşı gibi açılıyor. Çünkü 20 liraya kadar yükselen kuru soğanın fiyatını görenler dönüp bir daha bakıyor. Yakın arkadaşı, gariban yemeği denilen patatesin de soğandan pek farkı yok.

Geçtiğimiz ay kasaptan kıymayı 215 liradan alırken, kasabım, ‘Abla imkânın varsa biraz fazla al. Önümüzdeki ay Ramazan, 350 TL’yi geçer’ demişti. Dün baktım, kıyma 355 TL olmuş. Bir kilo kıymanın ne kadar olduğunu, kaç kişilik bir ailenin kaç kere yemek yapabileceğini tahmin edersiniz.

Son iki ayda fiyatı en çok artan ürün sıralamasında ise kırmızı et de öne çıkıyor. Özellikle sütte üreticiye verilen düşük fiyat nedeniyle pek çok hayvanın kesime gittiğine dikkat çeken sektör yetkilileri, bu krizin sinyallerini vermişti.  Bir de üzerine son günlerde gündemde olan şap hastalığı var ki hem tüketiciye hem üreticiye büyük darbe vuracak gibi duruyor. Kesime giden hayvanlar, şap, 11 ili vuran depremlerde telef olan hayvanlar derken kırmızı et mevzusu uzayıp gidiyor. 

Birçok zincir marketin binlerce üründe fiyatları sabitlemesi de kısa sürdü. Tüm bunlar olurken vatandaşın alım gücü her geçen gün eriyor. Olan yine mutfağında tenceresini az çok kaynatmak isteyen vatandaşa oluyor. En azından mübarek Ramazan ayını cebini düşünmeden huzurla geçirmek istiyor. Çarşı pazar el yakarken anlaşılan o da imkânsızlaşıyor.

Herkese hayırlı, huzurlu Ramazanlar dilerim.