Murat BALCI'nın 29 Mart 2023 tarihli yazısı: Emeklinin umudu TBMM’de
Son günlerde çevremde emekli ve yakını olmak üzere hemen herkes benzer soruyu yöneltiyor bana:
“Şimdi seyyanen artış herkes için mi? Yoksa... vs.vs. vs...”
Ve çoğu da oldukça tepkili ve mustarip hâliyle.
Serzenişte bulunanların aralarında emeklilerle yakınları var.
Siz kıymetli okurlarım da mutlaka şahit olmuştur benzer haklı meraklı sorulara, kaygılara...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “en düşük emekli maaşını 7 bin 500 liraya çıkartma müjdesi”nin ardından sokakta, çarşıda, pazarda evde, iş yerinde, aile meclislerinde başlayan serzenişlere şahidiz.
Şu an en düşük taban maaş 5 bin 500 lira alan yaklaşık 8.8 milyon emeklimiz doğal olarak sevinçli.
Milyonlarca yakını da.
2 bin liraya yükselecek bayram ikramiyesi de sevincin adeta bonusu.
Lakin aralarında taban 5 bin 500 liralık emekli maaşı, Nisan itibarıyla seyyanen 2 bin lira artacak olmasına rağmen gelen zammı “adaletsiz” olarak niteleyenler var elbet.
Bin şükür ki benim ulusumun vicdan ve adalet duygusu oldukça zirvededir.
Tabir yerindeyse; komşusu açken tok yatmaz!
Kendisi ya da en yakınının emekli maaşına 2 bin liralık seyyanen zam yapılmasına elbette sevinmesine rağmen buruktur.
Toplumsal burukluğun sebebi de genele değil, sadece 5 bin 500 liralık taban maaşlarının artırılmasınadır.
Yani asıl serzeniş, 7 bin 501 lira bile olsa diğer nispeten yüksek pirimle emekli olanların TBMM gündemine taşınan zamdan şimdilik yararlanamayacak olmasına.
En düşük maaş alan emeklinin kök maaşı değişmeyecek.
Başka deyişle maaşı; düzenlemeyle 7 bin 500 TL’ye çıkartılan emekli, Ocak-Temmuz zam hesabında aslen 5 bin 500 liralık eski kök ücreti üzerinden işlem görecek.
Elbette genele yayılmayan taban maaştaki seyyanen iyileştirme uygulamasının, toplumda adaletsizlik, eşitsizlik yaşatacağını düşünenler hiç de azımsanmayacak düzeyde.
Tuzu kuruları, aymazları bu vicdani ve toplumsal rahatsızlıktan ari tutarım zira.
Dedim ya tuzu kuru ve adam sendeciler diye!
O mutlu azınlık, dar ve orta gelirliyi ilgilendiren hiçbir konuya pek müdahil olmaz zira.
Öyle izlerler, kallavi kahvesini yudumlayarak timsah gözyaşlarıyla, bizce vicdani ve haklı serzenişleri, talepleri.
Vicdanlı ve toplumun dar gelirli, farkındalığı yüksek kesiminin topuna girmezler.
Ben de o sebep, malum tuzu kuruların değil, orta ve dar gelirlinin yanındayım doğal olarak.
Duyarlı, her daim toplum genelinde adaleti arayan, komşusu açken tok yatmayanların yanındayım, çok şükür duyarlı bir gazeteci olarak elbet.
Bağ-Kur, Emekli Sandığı, SSK-SGK emeklisi fark etmeksizin; komşusu, akrabası, henüz kapsam dışı; 7 bin 501 lira ve üzeri emekli maaşı almakta olanlar için dertlenmekteyiz topyekûn.
Ve kamu hukuku, eşitlik ilkesi gereği adaleti, hakkaniyeti aramakta emeklilerle aileleri ve bizler.
Hükûmetten seçim öncesi 5 bin 500 liralık emekli maaşını 7 bin 500’e çıkartacak güzel ve sevindirici bir müjde çıktı.
İlgili kanun teklifi hafta başı önce Meclis Plan Bütçe Komisyonu’na geldi. Tartışmalarla pazartesiyi salıya bağlayan gece yarısı komisyondan geçti.
Genel kurulda yasalaşması planlanıyor.
O vakit; “Yetmez ama evet” şiarıyla...
Gelin bu işi tüm emeklileri kapsayacak şekilde seyyanen ve maaşa göre değişen kademeli rakamlarla nihayetlendirelim.
Geneli kapsayan en hakkaniyetli ve kallavi ara zamma dönüştürelim.
Mübarek Ramazan’da taban-tavan maaş fark etmeksizin tüm emeklilerle birlikte milyonlarca ailesine de erken bayramı yaşatalım.
Ne dersiniz?