Mehmet KÜÇÜKEKEN'in 17 Ağustos 2023 tarihli yazısı: Harcadık!
Ekonomik zorluklara rağmen lüksten ve israftan sakınmadan ve en önemlisi kredi çekerek borçlanmaktan korkmadan asgari geçim standardında ve biraz üzerinde maaş alıp ya da ticaretten kazanıp Elon Musk gibi bir hayat yaşamaya çalışıyoruz. Aldığımız cep telefonu en yenisi, araba son model, tatil en lüks, ev en büyük ve merkezi diye uzayıp giden listenin yanında bir de komşu almış bizde niye yok, arkadaşım gitmiş ben niye gidemiyorum şeklinde çıkan ekstra taleplerin de ardı arkası kesilmiyor vakit ayırıp düşündüğümüzde ve yaptığımız harcamalara göz ucuyla baktığımızda.
Evlenirken de öyle değil mi?
Gelinlik, kına, nişan, düğün, balayı, takı olmazsa olmazlarımızdan. Tüm eşyalar tastamam en iyi markadan ve trend modelden alınıp daireye yerleştirilmiş olacak, düğün hediyesi araç için de özellikle kapalı garajı olan siteden ev satın alınmış olacak. Tuhafıma giden de büyük eşyalarla birlikte neredeyse 1 yıllık kuru erzağın alınarak kilere konması. Sonrasında ise ailelerin de desteği yıllarca sürecek taksitler ve ödemeler. Ve buna eklenen doğum hediyesi, evlilik yıldönümü ve yaş günü kutlamaları ile sünnet düğünleri ve hesabını tutmadığımız anlamı ile değeri büyük ama lükse ve israfa kaçan harcamalar.
Aynı büyüklükte destek olabiliyor muyuz ihtiyaç sahiplerine, yolda kalmışa, yetime diye de sormadan edemeyeceğim.
Evlerimizi, makamları, ofisleri itibarımızdan tasarruf etmeden şatafatla donatırken, ikramları marka göstere göstere pahalı tabak ve fincanlarda misafire sunarken dahası kapının önüne en lüks marka araçları galeri gibi sıralarken lükse ve israfa kaçmıyor muyuz? Ve de önemlisi üst düzey bir toplantı esnasında özellikle erkek katılımcılar neden marka saatlerini diğer katılımcılara göstermek için sol bilekleriyle içbükey bir hareket yaparlar?
Giyim, kuşam, çanta, ayakkabı, telefon, elbise gibi şahsi şeylerde ise durum daha vahim. Bayanlar için parfüm, makyaj malzemeleri, gözlük derken ne kadar çok şey var listeye yazılacak. Bayanların bu kendi aralarındaki kadın rekabetini çözebilecek ve moda diye her gün değişen mantık ötesi durumu izah edebilecek biri var mı tanıdığımız?
Tüm bunlar ihtiyaç mı, israf mı, lüks mü diye de sormadan edemiyorum?
Eğitime, güvenliğe, altyapıya, sağlığa, tarıma, üretime yönelik harcamaların hiçbiri israf ve lüks değildir. Makam araçları, makam odaları gibi israfa ve lükse kaçan harcamaların millet ve devlet nazarında vebali de o derece büyük olmaktadır.
Ya onca para harcayıp büyük camiler imar edip de gönülleri imar edememeye ne demeli?
Zamanı boşa harcamak da israftır. Biz koskoca bir ömrü boşa harcadık hem de bozuk bir para gibi.
Ayrıca emek harcadığın insanlar seni harcadığında, büyürsün. Ve ne gülünecek bir durum; yüreğinde 1 gram cömertlik bulunmayıp da cebi dolu parası olup harcayamayan zenginlere.
Bozuk Para
Harcadık hayatı bozuk bir para gibi.
Ateşin odunu yaktığı gibi,
Yağmurun toprağa düştüğü gibi,
Harcadık hayatı bozuk bir para gibi.
***
Harcadık hayatı bozuk bir para gibi.
Hasretin yüreği yaktığı gibi,
Yaprağın dalından koptuğu gibi,
Harcadık hayatı bozuk bir para gibi.
***
Harcadık hayatı bozuk bir para gibi.
Merminin ciğeri deldiği gibi,
Bir anda ecelin geldiği gibi,
Harcadık hayatı bozuk bir para gibi.
***
Harcadık hayatı bozuk bir para gibi,
Dertlerin art arda vurduğu gibi,
Gündüzün geceye döndüğü gibi,
Harcadık hayatı bozuk bir para gibi.
***
Harcadık hayatı bozuk bir para gibi.
Aşığın kahrından öldüğü gibi,
Dostunun düşmanla olduğu gibi,
Harcadık hayatı bozuk bir para gibi.
Mehmet KÜÇÜKEKEN
Dedim ya! Harcadık hayatı bozuk bir para gibi.
Ve harcamaya devam ediyoruz değerini bilmeden.
