Nesrin YARIM ÖZOĞLU'nun 15 Mart 2024 tarihli yazısı: İlginç Dilekçeler

İlginç konular üzerine düşünmek, önerilerde bulunmak konusunda üstümüze yoktur. Bazen bir şehrimizde farklı bir mimari yapıya, bazen fıkralara konu olan köylere denk geliriz. Bina giriş kapısı ikinci kata konulan binalarda, iki ilin ortasında kalarak hangi ile göre ezanı takip edeceğini bilemeyen köy halkı da bizdedir. Bir de ilginç isteklerimiz vardır ki bunu bir de resmi dilekçe yolu ile dile getirmekten çekinmeyiz.

İlginç istekler konusunda sınırımız yok ve bu isteklerimizi resmi kurumlara iletmek konusunda da hiç çekincemiz olmuyor. Mesela Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) birbirinden farklı, birbirinden ilginç isteklerin yer aldığı dilekçeler gönderiliyor. Bazı dilekçelerde bir futbol takımının diziliş sırasının değiştirilmesi dile getirilirken bazısında ise günün her saatinde camilerden yararlanabilmek için nöbetçi cami istekleri yer alıyor. Serpme kahvaltıdan şikâyetçi olan da var, her vatandaşın memur olması gerektiğini düşünen de...

Bu dilekçelerin ardı arkası yok. 28'inci yasama döneminde de TBMM Dilekçe Komisyonu'na 7 bin 186 başvuru yapılmış. Komisyona en çok başvuru; çevre yönetimi, çalışma hayatı ve emeklilik, adalet hizmetleri, askeri işlemler, şehircilik (konut-barınma), eğitim hizmetleri, sosyal hizmetler, mahalli hizmetler, sağlık hizmetleri ile vergi ve mali hizmetler konularında gelmiş. Müracaatlarda il bazında İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa başı çekmiş. Komisyona başvuran bir kişi, havalimanlarında temel ihtiyaçların pahalı olmasından şikâyet ederken bir vatandaş siyasetçiler tarafından izni olmadan telefonuna gönderilen kısa mesajlardan yakınmış. Vatandaşlar, cinsiyet değiştirme ameliyatlarının yasaklanması, il idaresinin yeniden düzenlenerek valilik ve belediye başkanlığı makamlarının birleştirilmesi, kamu personeli alımlarında belirlenen 35 yaş şartının kaldırılması, belli koşulları sağlayan ev kadınlarının emekli olabilmesine ilişkin yasal düzenleme yapılması, 25 Aralık Noel Bayramı'nın resmi tatil olarak kabul edilmesi gibi farklı taleplerle komisyona başvurmuş.

Bir başvurucuda, vatandaşların baro başkanlığı seçimlerinde oy kullanabilmesi istenirken Türk Lirası’na ek olarak Bitcoin'in de resmi para birimi olarak kullanılması ilginç talepler arasında yer alıyor. Komisyona; "döviz alım ve satım işlemlerinin yasaklanması İstanbul Boğazı'nda bulunan geçiş güzergâhlarından en az birinin ücretsiz olması, Türk vatandaşlarının imza sayısı aranmadan kanun teklifi verebilmesi ve verilen teklifin kısa sürede oylamaya sunulması" talepleri de iletilmiş. Kiracı ve ev sahibi ilişkisinin e-Devlet üzerinden kurularak özellikle fiyata ve vergilendirmeye dair sürecin devletin gözetiminde ilerlemesi isteğinde bulunan da var, çok haklı bir talep olarak gördüğüm, köy ve mahalle muhtarlıklarının işlevlerini yitirmeleri sebebiyle kaldırılması talebinde bulunan da… Her şeyin e-Devlet sistemi üzerinden yapıldığı günümüzde sahi kaç kişinin muhtara işi düşüyor? Muhtarlık seçimlerinin belediye başkanlığı seçiminden daha kıran kırana geçtiğini de unutmayalım. Birçok köy ve kasabada adaylar arasında kan dökülüyor. Yani sonuna kadar haklı bir talep.

Muhtarlıklardan şikâyet edeni anladığım kadar "pi sayısı" ile ilgili şikâyeti anlayamadım. Pi sayısının irrasyonel olmaktan ziyade “süperrasyonel” olduğu tezini sınamak için sismolog, jeolog, istatistikçi ve bilgisayar mühendisi çalışma arkadaşları aradığını belirten bir başvurucu da komisyondan yardım istemiş. Yani herkesin bir şeyler konusunda talebi var. İnsanlar bir şeylerden hatta birçok şeyden şikâyetçi. İlginç bir memleketiz vesselam.