Nesrin YARIM ÖZOĞLU'nun 19 Şubat 2024 tarihli yazısı: Kötü İnsanlar Neden Var?
Çocuk, ağaç, doğa, kadın, hayvan hatta insan... Evet, bazı insanlar hiçbir şey sevmiyor. Onlara insan diyoruz ama bence kendilerini de sevmiyorlar. Kendini sevmeyen, kimseyi sevemez; insan sevmeyen, hayvanı hiç sevemez; hayvanı sevmeyen, doğayı, yeşili, ağacı hatta dünyayı bile sevemez. Ne alakası var demeyin? Sevmek “öz”de başlar ve bir zincirin halkaları gibi birbirine bağlıdır. Bazı insanlar kötü, çok kötü. İşte bu yüzden şiddet var. Hem de her şeye karşı… İşte bundan dolayı iyi insanların anlamlandıramadığı tek soru; bu insanlar neden var?
Tahmin etmişsinizdir, hepimizin geçen hafta görmüş olduğu görüntülerden bahsediyorum. Hani şu küçük bir kediye yaşatılan vahşetin görüntüleri... İstanbul Başakşehir‘de bir sitenin asansöründe sıkıştırdığı kedi Eros‘u darp eden, kaçan hayvanı yakalayıp dakikalarca işkence ederek öldüren İbrahim K.’nin serbest bırakılması meselesi birçok vicdan sahibi insanın tepkisini aldı. Pek çok insan, “Bu insanlar neden dışarıda” sorusu ile kafa yorarken İbrahim K.’nin savunmasında "Benim de bir kedim vardır, olay günü yılbaşıydı, aşırı stres ve yorgunluk ile evime dönmüştüm. Yaptıklarımı kesinlikle nasıl yaptığımı bilmiyorum, kediye tekme attım, kovaladım, kediyi tekme atarak öldürdüm. Herkesten çok utanıyorum, çok pişmanım" dediğini öğrendik. Bir kediyi neden bilerek ve isteyerek öldürmek istediğini kendinin bile açıklayamadığı bir insanın, kendi kedisinin de olduğunu öğrendik. Sahi bu insan evinde o kediye neler yaşatıyordur kim bilir? O minik canın da bir an önce kurtarılması gerekir. Mahkeme ise sanığa, bir ev hayvanını veya evcil hayvanı kasten öldürme suçundan cezasında indirim uygulayarak 1 yıl 3 ay hapis cezası vererek hükmün açıklanmasını geri bıraktı. Mahkemenin cezayı ertelemesi üzerine Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı ve İstanbul Barosu Hayvan Hakları Merkezi karara itiraz etti.
Yaşananlar üzerine farkı şehirlerde tüm sokak hayvanları ve Eros için adalet eylemleri düzenlendi. Ortak mesaj “Hepimizin amacı, sokak canlarımıza destek olup yanlarında olduğumuzu hissettirmek. Tüm dünyada artık bu vahşete ‘Dur’ demek istiyoruz" oldu. Birçok şehirde imza kampanyaları düzenlendi. Şahsın oturduğu site de dâhil olmak üzere protestolar yapıldı.
Bir kediye bu vahşeti yaşatan bu “insan”, serbest. Yarın bir gün ya da ertesi gün bir insana da zarar verip vermeyeceği muamma. Hayvanlara yaşatılan bu işkenceler durmuyor. Birçoğu cezasız kalıyor. Ülkemiz neden hâlâ bu insanların yaşattığı olaylarla uğraşıyor? Bu kötü insanlar bir değil, iki değil, üç değil. Sayıları her geçen gün artıyor. İyi hâl indirimleri sanki onları daha çok çoğaltıyor. Artık hayvanlara yönelik işlenen her türlü suç ve suistimale karşı caydırıcı cezalar uygulanmalıdır. Yoksa bu insanların önüne başka türlü geçemeyiz.