Nesrin YARIM ÖZOĞLU'nun 16 Şubat 2024 tarihli yazısı: Sakatat Fiyatları Uçtu
Bir zamanlar çöpe atılıyordu, yüzüne bakan yoktu. Şimdilerde sosyal medyada en çok paylaşım yapılan lezzetlerin, yeni tatlar arayanların uğrak mekânlarının başında sakatatçılar geliyor. Âdeta bir akım oldu. Herkes birbirine sakatatçı tavsiyesinde bulunuyor, en iyinin peşinde koşuyor ama o da ne? Sakatat fiyatları kırmızı etle yarışıyor.
Bildiğiniz üzere son zamanlarda et fiyatlarında yaşanan artış herkesin dikkatini çekiyordu. Eskiden sofralarımızın vazgeçilmezi olan et, artık tüketiciyi düşündürecek seviyelere ulaşmış duruma geldi. Öyle ki et fiyatları, altınla yarışır hâlde. Hâl böyle olunca tüketici önceden yüzüne bakmadığı sakatata yönelmişti ama artık onun fiyatı da uçuşa geçti. Özellikle kuzu ciğerin kilosu, 650 TL civarı olan pirzola ve antrikotu geçti. Dana ciğeri bile kıyma fiyatı ile yarışıyor. Sakatat ürünlerinin fiyatları, geçtiğimiz seneye göre iki katına çıktı. Fiyatı en çok artan ürünlerin başında sakatat geliyor.
Çok önceden kurban kesildiğinde sakatat denilen işkembe, ciğer, şırdan, bağırsak, böbrek, dil gibi yerleri çöpe atılır, korkunç görüntüleri de peşi sıra getirirdi. Şimdilerde ise kırmızı et alamadığı için sakatata yönelenleri de üzen fiyatlar ile karşı karşıyayız. Şırdanın, işkembenin fiyatı 150-200 TL civarında. Sosyal medya fenomenlerinin de radarında olan bir konu. Sürekli sakatatçı mekânları tavsiye ediliyor, en iyi tavsiyeler yapılıyor. Bu fiyatlar ondan mıdır bilinmez ama bir restorana gidip işkembe çorbası içmenin maliyeti dudak uçuklatıyor. Mercimek, ezogelin gibi çorbaların pabucu çoktan dama atıldı. Kokoreç deseniz yarım ekmek fiyatı 200-250 TL civarında. Bakın “kokoreç” diyorum, nasıl yapıldığını herkes biliyordur. Lezzetine ise diyeceğim yoktur.
Ne oldu da sakatat fiyatları bu kadar arttı? Uzmanlar, en büyük nedenin, ithal et olduğunu söylüyor. İç piyasada hayvan kesiminin azalması, içi boşaltılmış şekilde ithal edilen karkas etlerin piyasaya girmesi ve sakatatların hayvanlardan sayılı çıkması, ürünlerin talep ve fiyatlarını uçurdu. Bu konuda öncelikle yapılması gereken yerli üreticinin teşvik edilmesi olarak görülüyor. Yerli üreticinin ise şikâyetleri malum. Yem, saman, mazot gibi bir dünya sebebi var. Haklılar mı? Kesinlikle haklılar. Hayvancılıkla uğraşanlara destekler artırılıp sıkıntıları giderilmeden ne onlar tekrar bu işe girer ne de bu fiyatlar normale döner.
