Murat Balcı'nın 20 Ocak 2023 tarihli yazısı: Tusaş, F-16 Blok 70 Üretimine Talip
Savunma projelerini yakından takip edenler mutlaka anımsayacaktır.
TAİ-TUSAŞ’ın hava modernizasyonlarındaki gururlarından “Özgür Projesi” kapsamında, geçtiğimiz 2022 Haziran ayında F-16 Blok 30’lar için seri üretime geçilmişti.
Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından başlatılan ve artık sona yaklaşılan proje kapsamında Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı envanterindeki F-16 Blok 30 TM savaş uçakları modernize edilmekte.
Zira 1980’li yıllardan itibaren zaman içinde Amerika’dan satın alınan eski nesil “Savaşan Şahin F-16” lar, dönemin teknolojisi ile muharebe şartlarına karşı oldukça demodeydi.
Oysaki sorunlu bir coğrafyada Türkiye’nin daha sağlam, teknolojik, çağın gereklerine ve rakiplerine uygun bir hava üstünlüğüne ihtiyacı vardı.
O sebep, Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığına ait F-16 Blok 30 TM savaş uçakları, “ÖZGÜR” ile öncelikle aviyonik modernizasyondan geçirildi.
Türk savunma sanayinde milli imkânlarla büyük ve haklı başarılara imza atan TUSAŞ, şimdilerde ise onay için Amerika’nın kapısında beklediğimiz F-16 Blok 70 üretimine talip.
Amerikan yönetimi ve yine ABD'li üretici firmanın onay vermesi durumunda, F-16 Blok 70 tipi nispeten yeni nesil muharip uçaklarını TUSAŞ tesislerinde üretmek istiyoruz.
Harika bir başarı ve iyi bir anlaşma olur mutlaka Türk Savunma Sanayi nam-ı hesabına.
TUSAŞ’ın F-16 Blok 70 gibi büyük projeye talip olmasındaki referansı ve haklı gururu ise 1980’li yılların sonundan itibaren 300’den fazla F-16 savaş uçağının üretimini başarıyla gerçekleştirmesi şüphesiz.
43 yıllık bilgi, birikim ve insan kaynağı TUSAŞ’ın en temel dayanağı, haklı gurur kaynağı.
O sebep milli gururumuz “Özgür Projesi” şayet istediğimiz kapsamda F-16 Blok 70’in üretimine doğru başarıyla evrilir, genişler ve ilerlerse, Türk savunma sanayi adına muhteşem bir gelişme katedilir.
Dolayısıyla TUSAŞ, adını rakiplerinden en az birkaç adım önde ve ilk sıralara yazdırmaya mutlak aday olabilir.
Ben güveniyor ve inanıyorum; Türk savunma sanayisine ve özel sektörüyle, devlet birikimiyle tüm mühendislerimizle, yetişmiş ara elemanlarımıza.
Zira inanmak, başarmanın yarısı değil midir?