Mürvet KARA'nın 11 Aralık 2023 tarihli yazısı: Aile ve Gençlik Fonu Türk Aile Yapısını Korumak İçin Fırsat
Aile ve Gençlik Fonu, 29 Kasım’da Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Daha önce de gençlerin yüzünü güldüren bir kararla KYK öğrenim kredilerinin TÜFE ve ÜFE’den arındırılması ile anapara üzerinden geri ödemelerin yapılması hakkında bir düzenlemeye gidilmişti. Şimdilerde ise evlenmek isteyip bankalardan kredi çekemeyen bekâr gençlerin yüzünü güldüren bir uygulama başlatıldı!
Fon kapsamında yeni evlenen gençlere faizsiz ve iki yıl geri ödemesiz 150 bin lira kredi verileceği açıklandı. Daha da önemlisi, 6 Şubat depreminin yaşandığı bölgede pilot uygulama yapılacak.
Fon, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Aile ve Sosyal Çalışma Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının ortaklığında kuruldu. Ayrıca damga vergisinden ve harçlardan muaf olduğu gibi kurumlar vergisinden de muaf tutuluyor. Devlet politikaları içerisinde ne denli önemli bir noktada durduğunu anlamak pek zor değil.
Konuyla alakalı Aile ve Sosyal Çalışma Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, "Aile ve Gençlik Fonu Kurulması Hakkında Kanun, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Attığımız her adımda aile müessesesini güçlendirmeye ve gençlerimize destek olmaya devam edeceğiz. Hayırlı olsun" demişti.
Aile ve Gençlik Fonu kurularak “aile müessesesinin desteklenmesi, güçlendirilmesi, gençlerin sosyal risklere karşı korunması ve gelişimleri ile girişimlerine destek sağlanmasına” vesile olunması milletimizin dirliği için atılan oldukça önemli bir adımdır.
Önce Gönül Sonra Para
Özellikle son yıllarda aile kurumunun çatırdaması, mutsuz evliliklerin ve huzursuz ailelerin günden güne artması, zürriyet temelli Türk toplumu için büyük bir tehlikedir. Dolayısıyla harekete geçirilen uygulamanın ehemmiyeti, bu kültürel gerçekten kaynaklanıyor. Bu yazıda, fona ilişkin teknik detaylardan çok bahsetmeyeceğim. Daha çok bu uygulamanın toplumsal ve kültürel önemine dikkat çekeceğim. Zira aile olmak için her ne kadar maddi olgunluk gerekse de aslında gönüllerin birliği esasına dayanır. Gönüllerimiz ise kültürel tarihimizle mayalanmıştır.
Dolayısıyla, gençlerin yuva kurmaya, ocak kurmaya teşvik edilmesi kadar güzel bir şey olamaz. Özellikle de bireyselliğin bu denli ön plana çıktığı, insanların yalnızlık hastalığına tutulduğu bir zamanda yaşarken! Ayrıca bu uygulama, “ben” yerine “biz” demenin ne kadar önemli olduğuna da dikkat çekiyor. Bu açıdan da çok kıymetli bir kültürel temele oturuyor.
Fon, dünyanın ahvali, küresel çapta yaşanan ekonomik dar boğaz ve toplumsal hayatın günden güne materyalizme hapsolması gibi daha pek çok konuda yaşadığımız sıkıntıların içerisinden çıkmak için küçük de olsa atılmış bir adımdır.
Elbette her zaman daha iyisi yapılabilir ancak bu faizsiz kredilerin devlet hazinesinden aktarılan paralarla fonlanması, uzun vadede mümkün müdür? Zira Türk Liramız enflasyon karşısında günden güne eriyor. Dolayısıyla bu uygulamaya göre, devlet hazinesine girmesi gereken para bundan iki yıl sonra 1 iken 5 oluyor. Her ne kadar iyi niyetli bir girişim olsa da bu türden tehlikelere de hazırlıklı olunması gerekiyor.
Bir Türk genci olarak Türk aile yapısının korunması, kültürel genetiğimizin geleceğe aktarılması ve yarınlarımıza müreffeh bir vatan bırakılması adına gençlerin yolunu açan bu uygulamanın iyileştirilmesini ve benzer uygulamalarla da devamının gelmesini diliyorum.