Eylem Esen ARABACI'nın 27 Eylül 2023 tarihli yazısı: "Baharın Güzellikleri, Alerjilerin İronisi ve Polen Hükümeti"

Bahar geldiğinde doğanın uyanışını, çiçeklerin açışını ve ağaçların yeşermesini kutlarken, bazı insanlar için baharın gelişiyle beraber başlayan bir çekilmezlik dönemi başlıyor. Mesela benim gibi insanlar için… Evet, bahar alerjisi denen bu olgu, birçok insanın baharın tadını çıkarmasını engelleyen bir sorun haline dönüşebiliyor maalesef. Ben sonbaharda da aşırı alerjik biri olduğum için, bu yazıyı yazmak istedim. Çünkü bahar denildiğinde akla sadece ilkbahar geliyor.

Baharın güzellikleri ve alerjilerin ironisi birbiriyle çakışırken, çimenlere yatmak isteyen ben, bin kez düşünürken buluyorum kendimi. Baharın güzellikleriyle çevrili olmak, bahar alerjisi olanlar için çelişkili bir deneyim olabiliyor bu nedenle. Kuşlar cıvıldarken, çiçekler açarken ve hava ısınırken; ya da her yerde romantik romantik sarı yapraklar varken, ağaçlar tüm pastoralliğiyle ihtişam yaratırken; burunlar tıkanıyor, gözler kaşınıyor ve hapşırma nöbetleri başlıyor. Bu durum, baharın güzelliklerine doyasıya katılamamanın bir yolu gibi görünüyor.

Bahar alerjisinin en yaygın nedenlerinden biri polenlerdir. Baharın sahibi bizler değil polenler… Ağaçlar, çimenler ve çiçekler polenlerini rüzgarla taşıdığında, alerjik reaksiyonları tetikleyen birçok kişi için cehenneme dönüşebiliyor. Bu dönemde polenlerin hükümet olduğunu düşünüyorsunuz neredeyse; her yerde, her an, her nefeste sizinle savaşıyor gibi hissedebilirsiniz. Şahsen ben birebir böyle düşünüyorum. Bir de bahar alerjileri sadece fiziksel rahatsızlıklarla sınırlı değil ki! Toplum içinde bulunmak, hapşırık nöbetleri, burun akıntıları ve gözlerinizi ovma gerekliliği nedeniyle daha da karmaşık hale gelebiliyor. Bu, insanların sizinle iletişim kurmaktan kaçınmalarına veya endişelenmelerine neden olabiliyor. Özellikle pandemi döneminden beri, insan hapşırdığında bile tedirgin olabiliyor. Ama alerjiyle savaşmak için pek tabii, pek çok yöntem de mevcut. Bahar alerjileriyle başa çıkmak için bir dizi ilaç ve alternatif tedavi yöntemi mevcut. Antihistaminikler, burun spreyleri, göz damlaları ve hatta akupunktur gibi seçenekler, belirtilerin hafifletilmesine yardımcı olabiliyor. Ancak herkes için aynı tedavi yöntemi işe yaramayabiliyor. Örneğin ben de burun spreyleri daha da hapşırma etkisi yaratabiliyor. Bu nedenle etkili bir çözüm bulmak bazen deneme yanılma sürecini içeriyor.

Sonuç olarak, baharın güzelliği ve alerjilerin çekilmezliği arasındaki bu dengeyi bulmak zor olabilmekte. Bahar alerjisi olanlar için mevsim, bir yandan doğanın uyanışının tadını çıkarmakken, diğer yandan hapşırma ve burun akıntısıyla mücadele etmenin bir dönemi olarak görülebilmekte. Aksi nasıl görülsün ki zaten…

Ancak şunu unutmayın ki, baharın tadını çıkarmanın yolları her zaman var!

Ve doğru tedavi ve önlemlerle bu mevsimin keyfini biz bahar alerjisi olanlar da çıkarabiliriz.