Betül Gökçe AKGÖL'ün 8 Ekim 2024 tarihli yazısı: "Şiddetin İnce Çizgisi"

Kadına yönelik şiddet, ne yazık ki pek çok kadının yaşadığı ama çoğu zaman sessizce katlandığı bir gerçek. Kimse, hayatının bir noktasında sevdiği birinin onu incitebileceğini düşünmek istemez. Ama bazen sevgi adı altında bile şiddet kendine yer bulur. Bir tokat, bir bağırış, ya da gözlerdeki o soğuk bakış... Şiddet yalnızca fiziksel değil, ruhen de izler bırakır.

Toplumun bu konuda suskunluğu, en az şiddetin kendisi kadar acı verici. Çoğu kadın yaşadıklarını dillendirmeye çekinir. "Bu kadarı da olur, çok büyütmemek lazım" diye düşünülür. Fakat o “küçük” gibi görünen şeyler, içten içe birikerek kadını daha da yalnızlaştırır. Kadınlar, bazen en yakınlarındakilere bile anlatamaz. Çünkü şiddetin çoğu zaman evin dört duvarı arasında yaşanması, dışarıya bir "sır" gibi saklanmasına yol açar. Bu yüzden belki de birçok kişi, kendi hayatına dair bile sormaktan korkar: "Ben de şiddet görüyor muyum?"

Şiddetin boyutları öyle geniş ki, çoğu zaman fark edilemeyen yerlerden başlar. Ekonomik baskı mesela. Kadınların iş hayatına girmesi ya da kendi parasını kazanması engellenir. Bir tür bağımlılık yaratılır. "Ben sana bakarım," denir, ama aslında o bağımsızlık ortadan kalkar. Bu da bir şiddet değil mi? Ya da duygusal manipülasyon... Sevilmediğini, değersiz olduğunu hissettirme... Belki hiç iz bırakmaz ama kadının ruhunda derin yaralar açar.

Belki de en kötüsü, bu şiddetin nesilden nesle aktarılan bir miras gibi devam etmesi. Küçük bir kız çocuğu annesinin şiddet gördüğünü, sessizce kabullendiğini izlerse, kendi hayatında da bu kabullenmeyi normal görebilir. Oysa hiçbir kadın, kendine zarar veren bir düzeni kabullenmek zorunda değil.

Çözüm, bir yerden başlamalı. Her şeyden önce şiddeti konuşmaktan korkmamalıyız. Kadınların yalnız olmadığını hissettirmeli, bu konudaki tabuları yıkmalıyız. Şiddetin hiçbir bahanesi olmadığını, sevginin asla incitmeyeceğini tekrar tekrar hatırlatmalıyız.

Kadınlar güçlüdür, ama bazen bu gücü hatırlamak için sadece bir elin uzanmasına ihtiyaçları vardır.