Bünyamin ALTINTAŞ'ın 28 Nisan 2023 tarihli yazısı: Düğün Sezonu Açılırken... Takı Sorunu!
Havaların ısınmasıyla birlikte düğün sezonu açılmaya başladı. Halk arasında yaygın olan “iki bayram arasında düğün olmaz” anlayışı nedeniyle sezon tam olarak açılmasa da Kurban Bayramı sonrası yoğunluğun artması kaçınılmaz.
Düğün hazırlıkları yapanlar için ev eşyaları başta olmak üzere masrafların yüzde 100’dan daha fazla arttığını şimdiden belirtelim. Ev kiraları da zaten malumunuz. Neredeyse ödenemeyecek seviyeye yükseldi.
Bu noktada düğün yapacak genç çiftleri uyarayım;
Düğün masraflarının en azından bir kısmını karşılamayı düşündüğünüz düğün takıları konusunda büyük beklenti içerisinde olmamanızı şimdiden önereyim.
Altın fiyatları çok yükseldi ve sizin daha önce taktığınız altınlar geri gelmeyebilir. Zaten bu takı sorunu Türkiye’nin en önemli toplumsal sorunlarından birisi. Bu konuda yıllar önce de yazı kaleme almışız. Bakın neler yazmışız?
Bilirsiniz; her düğünde takı merasimleri hemen hemen aynı şekilde cereyan eder.
Gelin ve damadın birinci derece akrabaları en önde, yakın akrabalar onların arkasında, uzak akrabalar hemen onların arkasında ve sırasıyla, dost ve arkadaşlar, komşular, işyeri arkadaşları sıralanır.
Gelin ve damadın annesi babası kırmızı kurdele bağlanmış bilezikleri, amca, dayı teyze, yeğenler genellikle tam-yarım veya çeyrek altın takarlar. TL, EURO, Dolar takanlar da çoğunluktadır.
Takı merasimlerinin vazgeçilmezi ise video ve fotoğraf çekimidir. Düğün sahibi özellikle video çekimine büyük önem verir. Kimin ne taktığını belirlemek için birebir yöntemdir. Bazıları ise genellikle bir "yenge" görevlendirir. Bu yenge kimin ne taktığını not alır, sonra da düğün sahibine verir.
Düğünde kimin ne taktığını tespit etmek çok önemlidir. Çünkü kim ne taktıysa aynısını onun düğününde takmak zorunluluktur. Her ne kadar düğünde takılan takılar hediye mahiyetinde olsa da aslında bir bakıma "borç verme" işlemidir.
Yapılan video kayıtlarına, tutulan notlara ve her türlü önleme rağmen takı konusu çoğu zaman aileler arasında sorunlara yol açabiliyor. Sizin düğününüzde çeyrek altın takan bir ailenin oğlu ya da kızının düğününde siz "borcam" götürürseniz ya da çeyrek altının değerinden daha az para takarsanız sorun başlar.
Düğün sahiplerinin "hasat zamanı" olarak da gördükleri takı merasimlerine katılan birçok davetlinin de aslında "ayıp olur" düşüncesiyle bu merasimlerine katıldıklarına yönelik kuşkularım var.
Takı konusundaki en önemli sorunlardan biri de taktığınız takıların geri dönmemesidir sanırım. Bir bakıma borç verdiğiniz takının sizin çocuklarınızın düğününde geri gelmemesi ya da daha az değerde takı takılması birçok aileyi birbirine düşürebilir.
Acaba giderek toplumsal bir sorun olmaya başlayan takı merasimlerini kanun hükmünde kararname ile yasaklasak sağlıklı bir çözüm bulabilir miyiz?