Ahmet KÖPRÜLÜ'nün 17 Haziran 2023 tarihli yazısı

Dolarizasyon hayatımızın her anına belirleyici olurken, sadece Tahtakale değil bir taraftan da gözümüz kulağımız her ay Amerikan Merkez Bankası FED’in faiz kararında. İşsizlik oranı, enflasyon rakamları ve ekonomik gelişmelere bağlı olarak alınan FED faiz kararı altın, kripto gibi para piyasalarında etkili olmakta. FED Dolar faizinin artması Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeleri de yakından ilgilendirmekte. Eğer yabancı sermaye girişi olmazsa ve çıkışlar devam ederse bu çıkışlar dövize olan talebi artırır ve kur artışına neden olur. Bu anlamda ülkemizde sadece yabancılara konut satışı ile gelen dövizle ilgilenmek ve çözüm olmadığı gibi Türkiye’de konut arzının ve yüksek kiraları da çözümsüzlüğe götürür. Bu kısır döngüden çıkış yolu ancak yabancı sermayenin gelmesi ile olur. Bu anlamda yabancı sermayenin aradığı koşullar da herkesin malumudur.

Dolarize olmuş ekonomimize biraz da magazin katalım. Prof. Dr. Buğra Ekinci’nin dolar para biriminin kaynağını açıkladığı bir yazısına rastladım. Ekinci’ye göre Dolar diye bilinen Kanada, Avusturalya, Yeni Zelanda’ya kadar pek çok para var. Ekinci’nin anlatımlarına göre;  Dolar deyince hemen herkesin aklına Amerikan doları gelmekte. Ekvator, El Salvador, Panama, Hollanda Antilleri, Marshall Adaları, Virgin Adaları, Turk & Caicos Adaları, Zimbabwe, Palau, Mikronezya ve Doğu Timor’da da ABD doları resmî paradır.

Herkesin bildiğinin aksine Doların doğum yeri, Amerika değil, Avrupa imiş. Bohemya’nın (Çekya) Almanya sınırındaki St. Joachimsthal (Çekçesi Jáchymov) kasabasında Bohemya Kontu Hieronymus Sclhik, 1520 senesinde 29 gram ağırlığında bir gümüş para bastırmış. Paranın bir tarafında Bohemya Arslanı ile Kral II. Ludwig’in resmi; öte tarafında ise Hazret-i Meryem’in babası Aziz Joachim’in röliyefi varmış. Sayın Ekinci’nin anlatımlarına göre;

St. Joachimsthal ‘Aziz Joachim’in Vadisi’ manasına gelir. Burada basılan ve kısa zamanda çok popüler olan paraya da Joachimsthaler adı verilmiş. Hafifliği sebebiyle bilhassa dış ticarette avantaj temin eden paranın benzerini Fransa, İspanya ve Hollanda da basmış. Ama kimse bu uzun ve zor ismi söylememiş; thaler demeyi tercih etmiş. Macarlar, taller; İsviçreliler, daler; İtalyanlar, tallero; Lehler, talar; Rus, Çek ve Slovenler, tolar; İzlandalılar, dalur ve nihayet İngilizler dollar demişler.

Joachimsthaler

Kuzey Amerika’daki müstemlekelerin kullandığı çeşitli paralar arasında, bu thaler (dolar) da varmış ve tedavüle de Hollandalılar vasıtasıyla girmiş. Amerika’yı keşfeden İspanyollar, kıtadaki gümüş madenlerine de hâkim olunca, dünya gümüş sektörünün çoğunu ele geçirdiler. Taler’i karşılamak üzere bastıkları gümüş peso de ocho (sekiz parça, yani 8 real mukabili); İspanyol doları diye tanındı. Bu para sadece Avrupa’da değil; Amerika ve Uzak Doğu’ya yayıldı.

Amerika’nın İngiliz mıntıkasında da kullanılan İspanyol doları, gümüş bolluğu sebebiyle değerini hızla kaybetti. Massachusetts’de 1690’da kâğıt dolar basıldı. 1739’da Benjamin Franklin’in Philadelphia’daki matbaasında basılan dolarlarda manzara resimleri vardı ve sahteciliği önlemek adına kabartmalar kullanılmıştı.

Amerika, istiklâlini kazanınca, kıtada kıt bulunan İngiliz sterlini yerine, hem hamasi, hem de pratik sebeplerle halkın çoğunun kullandığı İspanyol dolarını sahiplendi ve 1785’te millî para olarak kabul etti. 1856’ya kadar da bu statüsü devam eden İspanyol doları, Amerikan dolarının esası olarak kabul edilmekte.

Dolar için Gizli Servis

1791’de kurulan The Bank of United States (Merkez Bankası), hükümet operasyonlarının resmî merkezi oldu. 1792’de para kanunu çıkarıldı ve darphane kuruldu. Kongre, hazineye faizsiz vadesiz banknot çıkarma salahiyeti verdi. Böylece tıpkı İspanyol dolarına benzer 27,4 gram sıkletinde gümüş paralar basılmaya başladı. Birkaç sene sonra 1800’de gümüş nisbeti azaltıldı. Ayrıca altın ve bakır paralar da basıldı.

1861‘de de ilk kâğıt Amerikan doları basıldı. Renkleri yeşildi ve yeşil diye anıldı. Üzerinde gravür ve karışık desenler ile hazine vekâletinin mührü vardı. Umumiyetle ‘kartal’ motifi kullanıldı. Amerikan Gizli Servisi, 1865’te bizzat kalpazanlıkla mücadele için kuruldu.

1929 krizinden sonra tasarruf maksadıyla paranın ebadı % 30 ufaltıldı. Her farklı paranın ayrı deseni olmaya başladı. 1996’dan itibaren sahte paranın önüne geçmek maksadıyla 7-10 senede bir doların dizaynının değiştirilmesi kararlaştırıldı ve yıllarca alışılagelen banknotlar, 2000’den itibaren biraz değişik basılmaya başlandı.

1933’de dörtte bir değer kaybederek ilk defa devalüasyona uğradı; 1 dolar, 0,9 gram altın kıymetine düşmüştü. Kovboy filmlerinde ‘bir avuç dolar için’ neler neler yapıldığını görenler şaşırmamalıdır. Doların alım gücü şimdikinden fazlaydı.

Esas darbe Nixon devrinde yaşandı. 1971’de bütün dünyadaki trende uyularak, doların, altın mukabili basılmasından vazgeçildi. Bu da doların alım kıymetini üçte birine düşürdü. O zamana kadar darphaneler bastığı para mukabilinde, kıymeti kadar altını deposuna koyardı. Artık paranın ardında sadece basan devletin itibarı kalıyordu.

$’nin hikâyesi

Doların meşhur işareti de İspanyol dolarından kalmadır. İspanyol doları (peso), P üzerine S harfi ile gösteriliyordu. Amerikan doları ortaya çıkınca, bu işareti kullanmaya devam etti. Amerikan dolarının en mühim hususiyeti üzerindeki In God We Trust yazısıdır. “Allah’a Güveniriz” demektir. Hatta doların gücünü, üzerindeki bu mütevekkilâne ibareye bağlayanlar vardır.  Bu ifade, 1955 tarihli bir kanunla konulmuştur.

Masonluk

Başka bir husus da, doların üzerinde masonluğu tedai ettiren bazı ezoterik işaretlerin yer almasıdır. En mühimi dünyayı gözleyen göz sembolüdür. Bunda da kurucuların ekserisinin Mason olmasının tesiri bulunsa gerektir. 12 katlı bitmemiş piramit, Yakub’un 12 basamaklı merdivenini, yani 12 İsrail kabilesini; kartalın gövdesindeki 7 çizginin, İncil’de geçen ilk 7 kiliseyi sembolize ettiği söylenir. Piramitin altında, Novus Ordo Seclorum (Yeni Dünya Düzeni) yazar.

Kaynakça: https://www.ekrembugraekinci.com/article/?ID=968&bir-avu%C3%A7-dolar-i%C3%A7in