Mahmut ÇOLAK'ın 8 Aralık 2023 tarihli yazısı: İşverenler Kıdem Tazminatını Taksitler Halinde Ödeyebilir mi?

Kıdem tazminatının işverenlerce ne zaman ödenmesi gerektiğine dair mülga 1475 sayılı İş Kanunu’nun yürürlükte bulunan 14’üncü maddesinde ve yürürlükte bulunan 4857 sayılı İş Kanunu’nda açık bir düzenleme yer almamaktadır. Kanun koyucunun, gerekçe olarak bu tip tazminatların karşılığının, olayın vukuunu müteakip hemen ödenmesi gerektiğini görmekteyiz. Ancak, gerek firmaların mali zorluklar içinde olması, gerekse hemen nakit olmaması nedeni ile ödeme zamana yayılmaktadır.

Kıdem tazminatının zamanında ödenmemesi sebebiyle açılacak davanın sonunda hakim gecikme süresi için, ödenmeyen süreye göre mevduata uygulanan en yüksek faizin ödenmesine hükmeder.  Bunun da nedeni, yasal faiz oranının düşüklüğü karşısında, uzayan davalar yüzünden işçilerin zor duruma düşmelerini önleme gereksinimidir.  Faizin başlangıç tarihi, iş sözleşmesinin sona erdiği veya işçinin öldüğü tarih dikkate alınır.

Emeklilik nedeniyle işçinin, kıdem tazminatı isteğinde bulunabilmesi için Sosyal Güvenlik Kurumuna başvurmuş olduğunu ve emekliye hak kazandığını belgelemiş olması gerekir. Bu prosedür izlenmeden ve işveren gelişmelerden haberdar edilmeden kıdem tazminatı istenemeyeceği gibi, işten ayrıldığı tarihten de faize hak kazanamaz. Faiz hesabı için, emekliliğin belgelendirildiği tarih esas alınır.

Kıdem tazminatının taksitlendirilmesi ile ilgili bir hüküm kanunda bulunmamaktadır. Asıl olan, işçinin kıdem tazminatının tek seferde ödenmesidir. Bununla birlikte işçi ve işverenin karşılıklı anlaşması şartıyla Türk Borçlar Kanunu hükümlerine tabi bir sözleşme ile kıdem tazminatının taksitler halinde ödenmesi imkânı bulunmaktadır. Bu durumda gecikme faizleri ödeme tarihleri dikkate alınarak hesaplanır. Yargıtay’a göre, işçi taksitler halinde ödenen kıdem tazminatı için geçmiş günler faizi isteyebilir. Ancak, bu istemde bulunabilmek için ödemelerin ihtirazi kayıtla alınmış olması gerekir.

Kıdem tazminatının taksitler halinde ödenmesini kabul eden işçi, bu konuda iradesinin fesada uğratıldığını ileri sürüp kanıtlamadığı sürece faiz hakkından vazgeçmiş sayılır. Taksitlerin zamanında ödenmesi durumunda ayrıca faize hak kazanılamaz. Bu konuda daha sonraki taksitlerin ödemesi sırasında ihtirazı kayıt ileri sürülmesinin sonuca bir etkisi yoktur. Ancak, taksitlerden bir ya da bazılarının gününde ödenmemesi durumunda hak kazanılan kıdem tazminatının tamamı için faize karar verilmelidir. İşçinin taksitli ödemeyi öngören ödeme planını kabulü, ancak taksitlerin gününde ödenmesi halinde işveren yararına sonuç doğurur. Taksitler gününde ödenmediğinde işçinin taksitli ödeme anlaşmasıyla bağlı olduğunda söz edilemez. İşçi, işverence anlaşmaya uyulacağı varsayımı ile taksitli ödemeyi kabul etmiş sayılmalıdır. İş hukukunda işçi yararına yorum ilkesi de bunu gerektirir. Bu itibarla, kıdem tazminatının taksitler halinde ödenmesini öngören anlaşmanın işverence ihlali halinde işçi, kıdem tazminatının tamamı için fesih tarihinden itibaren faize hak kazanır.

Sonuç olarak; işçi ve işveren yapacakları karşılıklı anlaşmaya göre kıdem tazminatının taksitler halinde ödenmesi kararlaştırabilirler. Ancak, taksitlerin taksit gününde ödenmemesi durumunda hak kazanılan kıdem tazminatının tamamı için fesih tarihinden itibaren bankalarca uygulanan en yüksek faiz uygulanır.

Sevgi ve saygılarımla.

Sosyal güvenlikle hoşça kalınız.