Mehmet KÜÇÜKEKEN'in 5 Şubat 2024 tarihli yazısı: Yıldız
Hepimiz aynı bataklıkta yaşıyoruz ama bazılarımız yıldızlara bakıyor.
Bakanlar ne görüyor acaba?
Görenler ne hissediyor dersiniz?
YILDIZ
Gökte bir sen kaldın,
Yerde ben ıssız,
Gecemi aydınlatan,
Dostumsun yıldız.
***
Yılları mı harcadın?
Kalmışsın yalnız,
Sen de karanlıktan,
Dertlisin yıldız.
***
Alemi cihandın,
Parlardın eşsiz,
Sen de ağlamaktan,
Yorgunsun yıldız.
***
Umuda mı sarıldın?
Götürürken hırsız,
Kalbini dağlamaktan,
Bitkinsin yıldız.
***
Kimseye soramadın,
Kalınır mı aşksız?
Ölmek yaşamaktan,
Evlaymış yıldız.
MEHMET KÜÇÜKEKEN
Yaşamak; konfor içinde para sıkıntısı çekmeden her istediğini alabilmek, her istediğini yapabilmek, dilediğin yere gidebilmek midir sizce?
En iyi şekilde yaşayanlar görkemli saraylarındaki krallar mıdır, dünyanın en zengini olan sayısı birkaç bini bulmayan elitleri mi, hazır servete konmuş doğuştan şanslı çocuklar mı ya da sonradan aileye dahil olan gelinler mi?
Az eşya, az yemek, az insan tarzında bir yaşamı benimseyen yalnızlık formatındaki bir birey mi?
Üçüncü boyutta yaşadığımız bu günkü dünyada 1 olumlu düşünceye karşı kafamızda 9 olumsuz düşünce belirirken ve ‘’Aklıma gelen, başıma geldi!’’ sözünün hemen gerçekleştiği bir ortamda yaşamın şifreleri nerede saklıdır?
Düşüncelerimizin esiriyiz. Çünkü düşünceler duygularımızla birleşerek eyleme dönüşür bu da kaderimiz olur. Düşüncelerimizde neyi ekersek gerçek hayatta onu biçeriz. Sonra da ‘’Kendim ettim, kendim buldum.’’ türküsünü söyleriz üzüntümüze bir kat daha üzüntü ekleyerek.
Düşüncelerimiz mutlaka gerçekleşiyor! Bilinçaltı %73, bilinçüstü %27 etkin olduğu halde bilinçüstünün emri bilinçaltı tarafından uygulanıyor. Başka bir boyutta, başka bir durumda ve de başka bir şekilde. Onun için olumlama yaparak (pozitif düşünme), günah işlemeyerek ve dua ederek korunma sağlayabiliriz.
Frekansınızı korumak için Ayet-el Kürsi okumak çok önemlidir. Ayet-el Kürsi, Kur'an'da Bakara Suresi'nin 255. ayetidir. Koruyucu özelliklere sahip olan ayet-i kerime, farz namazlardan sonra okunur ve aynı zamanda şerlerden korunmada kalkan görevi yapar.
Şartları yerine getirdikçe de epifiz bezinin daha iyi çalıştığını hissetmekle birlikte alacağınız kararlarda daha isabetli sonuçlar elde edeceğinizi ve kalp gözünüzün açıldığını söyleyebilirim.
Boyutlar arası geçiş ya da yolculuk, sır katipliği, ilham gelmesi, bilgi akışı kanalları, zamanda yolculuk kimileri için doğal olsa da insanlık için hala derin bir gizem taşıyor.
Tarık Yıldızı, Marduk Gezegeni, Niburu, PlanetX ise ayrı bir muamma. Yıldızlar gerçekte boyut kapıları mıdır ya da boyut kapıları yıldızlara mı açılıyor diye siz de merak etmiyor musunuz?
Dünyada 4. Boyut yaşam başladığında yarı madde- yarı enerji olan beden formumuz şekil değiştirebilecek mi ve dahi Kutup Yıldızı (Demirkazık) hala dünyanın ipini elinde mi tutacak yoksa Vega ya da Tuba’ya mı geçecek?
Gökyüzünde ne kadar çok yıldız var değil mi? Her insan da enerjisi, potansiyeli, yetenek ve kabiliyetleri ile bir yıldız değil mi?
Enerjinizi açığa çıkarın ve bir yıldız gibi parlayın. İlham vererek diğer insanların da yıldızını parlatın.
Enerjinizi düşüren, frekansınızı bozan negatif insanları da hayatınızdan çıkarın. İnsan, insanın kurdudur. Sizde olan pozitif enerjiyi yok etmekle kalmaz düşünce sisteminizin ayarlarını da tamamen bozar ve sizi yer, bitirir.
İnsanlar ile ilişkilerimiz nasıl olmalıdır?
İyilikte bulunmak, cömert olmak, tatlı dil ile konuşmak, saygı ve sevgi ile yaklaşmak, adaleti gözetmek sizi bir adım öne geçirir. İyi insanların bir araya geldiği ortamlarda oluşan enerji yoğunluğu da ortamdakiler üzerinde pozitif etki yapar. Birinin duasını almak da öyledir.
‘’Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın.’’ diyerek kolektif bilincimizi kendi dilimiz ile kapatıyoruz. Kurduğumuz cümleler, ağzımızdan çıkan kelimeler ve düşüncelerimiz daima pozitif olmalıdır.
Negatif söylemlerin arttığı, doğal beslenmenin bozulduğu, suni yollarda iklim değişikliklerinin yapıldığı, yapay hastalıklarla canlı yaşam formunun bozulduğu, adalet ve eşitliğin mazlumlar adına kaybolduğu, savaşlarla insanların katledildiği, zorunlu göçler ile halkların yerlerinden edildiği zamanede iyilikleri nasıl çoğaltabiliriz?
Düşüncelerimizden başlayarak içimizdeki ışığı ortaya çıkarmalı ve bu ışığın enerjisi ile iyilik yolunda bir yıldız gibi parlayarak yürümeliyiz. Belki ruhundaki aydınlanmayı hisseden yeni yıldızların katılımı ile dünya da evrenin içinde yıldızlarla dolu bir evren olarak yeni boyuta geçer.
Vakit varken, harekete geçmeye var mısın?
Olumlu düşün, kendine inan!
Sen bir yıldızsın!