Mert Can DUMAN'ın 12 Haziran 2024 tarihli yazısı: Yoksul Gıdaya Zengin Ulaşıma

Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan Hanehalkı Tüketim Harcamaları raporu, ülkemizdeki hanehalklarının gelirlerini nasıl harcadığını ve hangi kalemlere öncelik verdiğini net bir şekilde ortaya koyuyor. Bu veriler, hem ülke genelindeki ekonomik dinamikleri anlamamıza yardımcı oluyor hem de gelir grupları arasındaki farklılıkları gözler önüne seriyor.

Türkiye genelinde ortalama bir hanehalkı, gelirinin %23,9'unu konut ve kira harcamalarına, %21,9'unu ulaştırmaya, %20,6'sını ise gıdaya ayırıyor. Yani, barınma, beslenme ve ulaşım gibi temel ihtiyaçlar için ortalama bir hanehalkı, her 100 liralık gelirinin 66,4 lirasını bu üç kaleme harcıyor. Bu durum, yaşamın en temel gereksinimlerinin hanehalkı bütçesinde ne kadar büyük bir yer kapladığını gösteriyor.

Gelir grupları arasındaki harcama alışkanlıkları incelendiğinde ise çarpıcı farklar ortaya çıkıyor. En yoksul %20'lik kesim, gelirlerinin %36,6'sını gıda harcamalarına ayırıyor. Bu kesim, barınma ve kira için %29,2, ulaştırma için ise %8,8 pay ayırıyor. Bu oranlar, en yoksul kesimin temel ihtiyaçlara öncelik verdiğini ve ulaştırma gibi diğer harcama kalemlerine daha az bütçe ayırabildiğini gösteriyor. Öte yandan, en zengin %20'lik kesimde ulaştırma harcamaları %28,3 ile ilk sırada yer alıyor. Bu kesim, konut ve kira için %21, gıda için ise %14,5 harcama yapıyor. En zengin kesim, temel ihtiyaçlar dışında ulaştırma gibi daha geniş kapsamlı ihtiyaçlara daha fazla bütçe ayırabiliyor.

Gelir seviyesine bağlı olarak değişen bir diğer harcama kalemi de alkollü içecekler ve tütün ürünleri. En yoksuldan en zengine doğru gidildikçe bu harcama kalemlerine ayrılan pay azalıyor. Bu durum, gelir arttıkça bu tür harcamalara olan ilginin azaldığını gösteriyor. Eğitim ve eğlence, spor ve kültür harcamaları da gelir grupları arasında farklılık gösteriyor. En zengin %20'lik kesim, en yoksul %20'lik kesimden daha fazla eğitim harcaması yapıyor. Ayrıca, eğlence, spor ve kültür harcamalarında da benzer bir eğilim görülüyor. Bu durum, yüksek gelirli hanehalklarının daha fazla eğitime ve boş zaman aktivitelerine yatırım yapabildiğini gösteriyor.

Hanehalkı büyüklüğü de harcama alışkanlıklarını etkiliyor. Tek kişilik hanelerde toplam tüketim harcamasının %31,8'ini oluşturan konut ve kira harcamaları, dört kişilik hanelerde %21,9'a geriliyor. Bu, hanehalkı büyüklüğünün artmasıyla konut ve kira harcamalarının payının azaldığını gösteriyor. İki kişilik haneler, tek kişilik hanelere kıyasla daha az eğlence, spor ve kültür harcaması yaparken, daha fazla sigorta harcaması yapıyor. Ayrıca, kişisel bakım ürünlerine yapılan harcamalar da iki kişilik hanelerde daha düşük seviyede bulunuyor.

Son dönemin gündemdeki ismi emekliler, konut ve kira ile gıda harcamalarına en fazla pay ayıran grup. Emeklilerin sadece bu iki harcama kalemine ayırdığı pay, toplam tüketim harcamalarının %60,3'ünü oluşturuyor. Bu grup, lokanta harcamalarına, eğlence ve kültür harcamalarına ve kişisel bakıma en az pay ayırırken, sağlık harcamalarına en fazla pay ayıran grup olarak öne çıkıyor. Emeklilerin sağlığa daha fazla bütçe ayırması beklendiği gibi, yaşlılık dönemindeki sağlık ihtiyaçlarının artmasından kaynaklanıyor.

Bu veriler, Türkiye'deki hanehalklarının harcama alışkanlıklarının, gelir seviyeleri, hanehalkı büyüklüğü ve demografik özelliklere göre nasıl değiştiğini gösteriyor. Gelir seviyesindeki farklılıklar, temel ihtiyaçlardan başlayarak, eğitim, eğlence ve sağlık harcamalarına kadar geniş bir yelpazede kendini gösteriyor. Bu farklı tüketim kompozisyonları, hanehalklarının enflasyonu farklı hissetmesine neden oluyor. Örneğin, gıda ve konut harcamalarına daha fazla bütçe ayıran yoksul kesimler, bu kalemlerdeki fiyat artışlarından daha fazla etkileniyor. Bu konunun detaylarını, sonraki haftalardaki buluşmalarımızda daha derinlemesine ele alacağız.

Önümüz Kurban Bayramı… Sevdiklerimizle birlikte öncelikle sağlıklı, sonrasında da mutlu ve huzurlu daha nice bayram geçirmeniz dileğiyle.